Fluff Up İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fluff Up İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fluff Up Nedir?

Fluff up, “tüylerini kabartmak” anlamına gelir. Bu ifade genellikle hayvanlar ve kuşlar için kullanılır ve anlamı, hayvanın tüylerini kabartarak daha büyük görünmesini sağlamaktır.

Örnek Cümleler:

1. She fluffed up her pillow and settled in for the night. (Yastığını kabarttı ve geceleri için yerleşti.)
2. The bird fluffed up its feathers to stay warm in the cold weather. (Kuş soğuk hava koşullarında sıcak kalmak için tüylerini kabarttı.)
3. The dog fluffed up its fur when it was scared. (Köpek korktuğunda tüylerini kabarttı.)
4. I fluffed up the blanket to make it more comfortable. (Daha rahat hale getirmek için battaniyeyi kabarttım.)
5. The chef fluffed up the eggs before adding them to the mixture. (Aşçı karışıma ekmeden önce yumurtaları kabarttı.)
6. The cat fluffed up its tail when it saw a mouse. (Kedi bir fare gördüğünde kuyruğunu kabarttı.)
7. She fluffed up her hair before the party. (Partiden önce saçlarını kabarttı.)
8. The blanket was flat and uncomfortable until she fluffed it up. (Battaniye düz ve rahatsız ediciydi, kabartana kadar.)
9. The actor fluffed up his lines during the play. (Oyunda repliklerini karıştırdı.)
10. The down comforter was fluffed up for maximum warmth. (En yüksek sıcaklık için yorgan kabartıldı.)
11. The peacock fluffed up its feathers to impress its mate. (Horoz kendi çiftini etkilemek için tüylerini kabarttı.)
12. She fluffed up the cushions on the couch before sitting down. (Oturmadan önce kanepe minderlerini kabarttı.)
13. The lion fluffed up its mane to appear larger and more intimidating. (Aslan daha büyük ve korkutucu görünmek için manesini kabarttı.)
14. He fluffed up his scarf to protect his face from the cold wind. (Soğuk rüzgarın yüzünü korumak için atkısını kabarttı.)
15. The pastry chef fluffed up the dough before baking it. (Pasta şefi hamuru kabarttıktan sonra pişirdi.)
16. The clouds fluffed up before a storm. (Fırtına öncesi bulutlar kabardı.)
17. She fluffed up her skirt before the dance. (Dansa gitmeden önce eteğini kabarttı.)
18. The baby bird fluffed up its feathers when its mother brought it food. (Anne yemek getirdiğinde yavru kuş tüylerini kabarttı.)
19. The pillow was too flat, so she fluffed it up before going to bed. (Yastık çok düz olduğundan yatmadan önce kabarttı.)

20. The groom fluffed up his tie before the wedding ceremony. (Düğün töreninden önce damat kravatını kabarttı.)

Türkçe Karşılıklar:

1. Yastığını kabarttı ve geceleri için yerleşti.
2. Kuş soğuk hava koşullarında sıcak kalmak için tüylerini kabarttı.
3. Köpek korktuğunda tüylerini kabarttı.
4. Daha rahat hale getirmek için battaniyeyi kabarttım.
5. Aşçı karışıma ekmeden önce yumurtaları kabarttı.
6. Kedi bir fare gördüğünde kuyruğunu kabarttı.
7. Partiden önce saçlarını kabarttı.
8. Battaniye düz ve rahatsız ediciydi, kabartana kadar.
9. Oyunda repliklerini karıştırdı.
10. En yüksek sıcaklık için yorgan kabartıldı.
11. Horoz kendi çiftini etkilemek için tüylerini kabarttı.
12. Oturmadan önce kanepe minderlerini kabarttı.
13. Aslan daha büyük ve korkutucu görünmek için manesini kabarttı.
14. Soğuk rüzgarın yüzünü korumak için atkısını kabarttı.
15. Pasta şefi hamuru kabarttıktan sonra pişirdi.
16. Fırtına öncesi bulutlar kabardı.
17. Dansa gitmeden önce eteğini kabarttı.
18. Anne yemek getirdiğinde yavru kuş tüylerini kabarttı.
19. Yastık çok düz olduğundan yatmadan önce kabarttı.
20. Düğün töreninden önce damat kravatını kabarttı.