Predilection İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Predilection Nedir?
Predilection, bir şeye ya da bir konuya karşı özel bir sevgi ya da eğilim göstermek anlamına gelir.
Örnek Cümleler:
-
Her zaman tarihe olan predileksiyonum onunla ilgili bir kitap okumama sebep oldu.
(Turkish: My predilection for history always leads me to read a book about it.) -
Sanatın her dalına olan predileksiyonum, her türlü sanat eseriyle ilgilenmemi sağlar.
(Turkish: My predilection for all kinds of art enables me to be interested in any artwork.) -
Çocukluğumdan beri müzikle ilgili bir predileksiyonum var.
(Turkish: I have had a predilection for music since my childhood.) -
Doğada yürümek ve keşfetmek konusundaki predileksiyonum doğa fotoğrafçılığı yapmama yol açtı.
(Turkish: My predilection for hiking and exploring nature led me to do nature photography.) -
Tiyatro sanatına olan predileksiyonum, her fırsatta tiyatroya gitmemi sağlıyor.
(Turkish: My predilection for theater art enables me to go to the theater at every opportunity.) -
Futbolu takip etme konusundaki predileksiyonum sayesinde tüm liglerdeki maçları izlerim.
(Turkish: Thanks to my predilection for following football, I watch all matches in all leagues.) -
Deniz ile ilgili bir predileksiyonum var ve her zaman deniz tatilleri yapmayı tercih ederim.
(Turkish: I have a predilection for the sea, and I always prefer to take seaside vacations.) -
Sanat tarihine olan predileksiyonum, her türlü sanat eserinin detaylarını merak etmeme neden olur.
(Turkish: My predilection for art history makes me curious about the details of any artwork.) -
Moda tasarımı ile ilgili bir predileksiyonum var ve her zaman trendleri takip ederim.
(Turkish: I have a predilection for fashion design, and I always follow the trends.) -
Hayvanlarla ilgili bir predileksiyonum var ve her zaman onlarla ilgili kitaplar okurum.
(Turkish: I have a predilection for animals, and I always read books about them.) -
Benim tiyatroya olan predileksiyonum, bana çok sayıda ödül kazandırdı.
(Turkish: My predilection for theater has won me many awards.) -
Okyanuslara olan predileksiyonum, tüm dünyayı dolaşmama neden oldu.
(Turkish: My predilection for oceans led me to travel all around the world.) -
Kitap okumaya olan predileksiyonum, her zaman yeni yazarları keşfetmemi sağlar.
(Turkish: My predilection for reading books always enables me to discover new authors
-
Film yapımı konusundaki predileksiyonum, beni bir film yönetmeni olmaya yönlendirdi.
(Turkish: My predilection for filmmaking led me to become a film director.) -
Yabancı dillere olan predileksiyonum, beni dil öğrenme konusunda motive eder.
(Turkish: My predilection for foreign languages motivates me to learn languages.) -
Tarihi yerlere olan predileksiyonum, tüm dünya üzerinde gezinmeme neden oldu.
(Turkish: My predilection for historical places led me to travel all around the world.) -
Doğal yaşama olan predileksiyonum, beni doğal yaşam alanlarında çalışmaya yönlendirdi.
(Turkish: My predilection for natural living led me to work in natural habitats.) -
Fotoğrafçılık ile ilgili predileksiyonum, her zaman yeni ve ilginç fotoğraflar çekmemi sağlar.
(Turkish: My predilection for photography always enables me to take new and interesting photos.) -
Teknolojiye olan predileksiyonum, beni teknoloji sektöründe çalışmaya yöneltti.
(Turkish: My predilection for technology led me to work in the tech industry.) -
Mutfakta yemek yapmaya olan predileksiyonum, beni lezzetli yemekler hazırlamaya teşvik eder.
(Turkish: My predilection for cooking in the kitchen motivates me to prepare delicious meals.)
Hemen Yorum Yaz