Flatline İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Flatline İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Flatline Nedir?


Flatline, tıbbi bir terim olup, kalp atışlarının tamamen durması ve elektrokardiyogram (EKG) monitöründe çizginin düzleşmesi anlamına gelir. Bu durumda, kalbin normal ritimde atması için gerekli olan elektriksel aktivite kaybolur ve kalp fonksiyonu tamamen durur. Flatline, çoğunlukla kalp krizi veya diğer ciddi kalp problemleri nedeniyle ortaya çıkar ve ölümcül olabilir.

Örnek cümleler:

  1. When the patient’s heart flatlined, the doctors immediately started CPR. (Hasta kalbinin düzleştiğinde, doktorlar hemen CPR yapmaya başladılar.)
  2. The EKG monitor showed a flatline, indicating that the patient had gone into cardiac arrest. (EKG monitörü, hastanın kalp krizi geçirdiğini gösteren bir düzleşme gösterdi.)
  3. Despite the efforts of the medical team, the patient’s heart continued to flatline. (Tıbbi ekibin çabalarına rağmen, hastanın kalbi düz çizgi olarak kalmaya devam etti.)
  4. The paramedics used a defibrillator to try to revive the patient after his heart had flatlined. (Paramedikler, hastanın kalbi düzleştiğinde onu yeniden canlandırmak için bir defibrilatör kullandılar.)
  5. Flatline is a serious medical emergency that requires immediate intervention. (Flatline, hemen müdahale gerektiren ciddi bir tıbbi acil durumdur.)
  6. The doctors were able to bring the patient back to life after his heart had flatlined for several minutes. (Doktorlar, hastanın kalbi birkaç dakika düz çizgi olarak kaldıktan sonra hastayı yeniden hayata döndürebildiler.)
  7. The patient’s family was devastated when they heard that his heart had flatlined. (Hastanın ailesi, kalbinin düzleştiğini duyduklarında yıkıldı.)
  8. The paramedics rushed the patient to the hospital after his heart flatlined in the ambulance. (Paramedikler, hastanın kalbi ambulans içinde düz çizgi olarak kaldıktan sonra hastaneyi aceleyle götürdüler.)
  9. Flatline can occur as a result of a heart attack, arrhythmia, or other cardiac conditions. (Flatline, kalp krizi, aritmiler veya diğer kardiyak durumlar nedeniyle ortaya çıkabilir.)
  10. The doctors worked tirelessly to bring the patient’s heart back to a normal rhythm after it had flatlined. (Doktorlar, kalbi düzleşen hastanın kalbini normal ritmine geri getirmek için yorulmadan çalıştılar.)
  11. The patient was pronounced dead after her heart had flatlined for more than 30 minutes. (Hastanın kalbi 30 dakikadan fazla düz çizgi olarak kaldıktan sonra öldüğü açıklandı.)
  12. Flatline is a common occurrence

in medical dramas and movies, but it is a serious condition that should not be taken lightly. (Flatline, tıbbi dramalar ve filmlerde sıkça kullanılan bir terim olsa da, hafife alınmaması gereken ciddi bir durumdur.)
13. The patient’s heart flatlined during surgery, and the surgeons had to perform emergency measures to revive him. (Hastanın kalbi ameliyat sırasında düzleşti ve cerrahlar onu canlandırmak için acil önlemler aldılar.)

  1. The hospital staff were able to resuscitate the patient after his heart had flatlined for several minutes. (Hastanenin çalışanları, hastanın kalbi birkaç dakika boyunca düz çizgi olarak kaldıktan sonra hastayı hayata döndürebildiler.)
  2. The patient’s condition was critical after his heart had flatlined, and he was placed on life support. (Hastanın kalbi düzleştikten sonra durumu kritik hale geldi ve hayatta kalabilmesi için destek ünitesine alındı.)
  3. Flatline is a sign of cardiac arrest, which can be caused by a number of factors, including heart disease and trauma. (Flatline, kalp krizi gibi kardiyak arrestin bir işaretidir ve kalp hastalığı ve travma gibi birçok faktörden kaynaklanabilir.)
  4. The paramedics administered medication to try to restart the patient’s heart after it had flatlined. (Paramedikler, kalbi düz çizgi olarak kaldıktan sonra hastanın kalbini yeniden başlatmak için ilaç verdi.)
  5. The patient’s heart rate dropped dangerously low before flatlining, indicating a serious problem with his heart. (Hastanın kalp hızı düşüşü düzleşmeden önce tehlikeli düzeylere indi, kalbi ile ilgili ciddi bir soruna işaret ediyordu.)
  6. The medical team was able to stabilize the patient’s condition after his heart had flatlined, but he remained in critical condition. (Tıbbi ekip, kalbi düzleştikten sonra hastanın durumunu stabilize etmeyi başardı, ancak hala kritik bir durumdaydı.)
  7. Flatline is a medical emergency that requires immediate action, as every second counts when it comes to saving a patient’s life. (Flatline, bir hastanın hayatını kurtarmak söz konusu olduğunda her saniyenin önemli olduğu acil bir tıbbi durumdur ve hemen harekete geçilmesi gerekir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.