Faulty İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Faulty İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Faulty Nedir?

Faulty, Türkçe’de “kusurlu” veya “hatalı” anlamına gelir. Bu kelime, bir şeyin işlevselliğinde bir sorun olduğunu veya bir şeyin düzgün çalışmadığını ifade etmek için kullanılır.

Örnek Cümleler:

  1. My laptop is faulty and it keeps shutting down unexpectedly. (Bilgisayarım kusurlu ve beklenmedik bir şekilde kapanıyor.)
  2. The faulty wiring caused a fire in the building. (Kusurlu kablolar binada bir yangına neden oldu.)
  3. The company has recalled the faulty product due to safety concerns. (Şirket, güvenlik endişeleri nedeniyle kusurlu ürünü geri çağırdı.)
  4. The mechanic found a faulty part in my car and replaced it. (Tamirci, arabamda kusurlu bir parça buldu ve değiştirdi.)
  5. The faulty brake system caused the car to crash. (Kusurlu fren sistemi arabayı çarpmaya neden oldu.)
  6. The faulty microphone made it difficult to hear the speaker. (Kusurlu mikrofon konuşmacıyı duymayı zorlaştırdı.)
  7. The company apologized for the faulty service and offered a refund. (Şirket, kusurlu hizmet için özür diledi ve bir geri ödeme teklif etti.)
  8. The faulty alarm system caused a false alarm. (Kusurlu alarm sistemi yanlış bir alarm çıkarmaya neden oldu.)
  9. The faulty air conditioning unit was making strange noises. (Kusurlu klima ünitesi tuhaf sesler çıkarıyordu.)
  10. The faulty equipment delayed the construction project. (Kusurlu ekipman inşaat projesini geciktirdi.)
  11. The faulty faucet was leaking water. (Kusurlu musluk su sızdırıyordu.)
  12. The faulty elevator was out of service. (Kusurlu asansör hizmet dışıydı.)
  13. The faulty printer was producing blurry images. (Kusurlu yazıcı bulanık görüntüler üretiyordu.)
  14. The faulty generator caused a power outage. (Kusurlu jeneratör elektrik kesintisine neden oldu.)
  15. The faulty software caused the computer to crash. (Kusurlu yazılım bilgisayarın çökmesine neden oldu.)
  16. The faulty brake pedal made it difficult to stop the car. (Kusurlu fren pedalı arabayı durdurmaya zorladı.)
  17. The faulty clock was always running slow. (Kusurlu saat her zaman yavaş çalışıyordu.)
  18. The faulty dishwasher wasn’t cleaning the dishes properly. (Kusurlu bulaşık makinesi tabakları düzgün temizlemiyordu.)
  19. The faulty lock made it impossible to open the door. (Kusurlu kilit kapıyı açmayı imkansız hale getirdi.)
  20. The faulty brake light caused the driver to get a ticket. (Kusurlu fren lambası sür

ücüye ceza kesilmesine neden oldu.)

Türkçe Karşılıklar:

  1. My laptop is faulty and it keeps shutting down unexpectedly. (Bilgisayarım kusurlu ve beklenmedik bir şekilde kapanıyor.)
  2. The faulty wiring caused a fire in the building. (Kusurlu kablolar binada bir yangına neden oldu.)
  3. The company has recalled the faulty product due to safety concerns. (Şirket, güvenlik endişeleri nedeniyle kusurlu ürünü geri çağırdı.)
  4. The mechanic found a faulty part in my car and replaced it. (Tamirci, arabamda kusurlu bir parça buldu ve değiştirdi.)
  5. The faulty brake system caused the car to crash. (Kusurlu fren sistemi arabayı çarpmaya neden oldu.)
  6. The faulty microphone made it difficult to hear the speaker. (Kusurlu mikrofon konuşmacıyı duymayı zorlaştırdı.)
  7. The company apologized for the faulty service and offered a refund. (Şirket, kusurlu hizmet için özür diledi ve bir geri ödeme teklif etti.)
  8. The faulty alarm system caused a false alarm. (Kusurlu alarm sistemi yanlış bir alarm çıkarmaya neden oldu.)
  9. The faulty air conditioning unit was making strange noises. (Kusurlu klima ünitesi tuhaf sesler çıkarıyordu.)
  10. The faulty equipment delayed the construction project. (Kusurlu ekipman inşaat projesini geciktirdi.)
  11. The faulty faucet was leaking water. (Kusurlu musluk su sızdırıyordu.)
  12. The faulty elevator was out of service. (Kusurlu asansör hizmet dışıydı.)
  13. The faulty printer was producing blurry images. (Kusurlu yazıcı bulanık görüntüler üretiyordu.)
  14. The faulty generator caused a power outage. (Kusurlu jeneratör elektrik kesintisine neden oldu.)
  15. The faulty software caused the computer to crash. (Kusurlu yazılım bilgisayarın çökmesine neden oldu.)
  16. The faulty brake pedal made it difficult to stop the car. (Kusurlu fren pedalı arabayı durdurmaya zorladı.)
  17. The faulty clock was always running slow. (Kusurlu saat her zaman yavaş çalışıyordu.)
  18. The faulty dishwasher wasn’t cleaning the dishes properly. (Kusurlu bulaşık makinesi tabakları düzgün temizlemiyordu.)
  19. The faulty lock made it impossible to open the door. (Kusurlu kilit kapıyı açmayı imkansız hale getirdi.)
  20. The faulty brake light caused the driver to get a ticket. (Kusurlu fren lambası sürücüye ceza kesilmesine neden oldu.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.