Fanaticism İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fanaticism İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Fanaticism Nedir?


Fanaticism, bir inanca veya ideolojiye aşırı derecede bağlı olma durumudur. Bu bağlılık, genellikle körü körüne bir şekilde savunma, diğer inançları reddetme veya hatta şiddet kullanma eğilimini içerebilir.

  1. His fanaticism towards his favorite sports team is almost legendary. (Onun favori spor takımına olan fanatizmi neredeyse efsanedir.)
  2. Religious fanaticism has been responsible for countless conflicts throughout history. (Din fanatizmi tarih boyunca sayısız çatışmadan sorumludur.)
  3. She was so consumed by her political fanaticism that she refused to even consider opposing viewpoints. (O, siyasi fanatizmine o kadar kapılmıştı ki karşıt bakış açılarını bile düşünmeyi reddetti.)
  4. The terrorist group’s fanaticism led them to commit heinous acts of violence. (Terör örgütünün fanatizmi, onları iğrenç şiddet eylemleri işlemeye yönlendirdi.)
  5. Fanaticism can blind people to the truth and lead them down a dangerous path. (Fanatizm, insanları gerçeklerden uzaklaştırabilir ve onları tehlikeli bir yola sokabilir.)
  6. He was so entrenched in his beliefs that he refused to listen to any dissenting opinions. (O, inançlarına o kadar sıkı sıkıya sarılmıştı ki herhangi bir muhalif görüşü dinlemeyi reddetti.)
  7. The leader’s fanaticism inspired unwavering loyalty from his followers. (Liderin fanatizmi, takipçilerinden kararlı bir sadakat ilham etti.)
  8. Fanaticism can often lead to irrational behavior and decisions. (Fanatizm genellikle mantıksız davranışlar ve kararlar almaya neden olabilir.)
  9. Her fanaticism for clean eating bordered on obsession. (Temiz yemek yeme konusundaki fanatizmi takıntıya dönüşmüştü.)
  10. Political fanaticism can be incredibly divisive and damaging to society. (Siyasi fanatizm, toplumda ayrışmaya ve zarara neden olabilir.)
  11. His religious fanaticism caused him to ostracize family members who didn’t share his beliefs. (Dini fanatizmi, inançlarını paylaşmayan aile üyelerini dışlamasına neden oldu.)
  12. The cult’s fanaticism led to the tragic deaths of many of its members. (Tarikatin fanatizmi, birçok üyesinin trajik ölümüne neden oldu.)
  13. Fanaticism often involves a fear of change or anything that challenges one’s beliefs. (Fanatizm genellikle değişimden veya inançlarına meydan okuyan her şeyden korkuyu içerir.)
  14. The dictator’s fanaticism led to the oppression and persecution of countless innocent people. (Diktatörün fanatizmi, sayısız masum insanın baskı ve zulüm görmesine neden oldu.)
  15. He was so
  1. Fanaticism can lead to a lack of empathy and understanding towards those who hold different beliefs. (Fanatizm, farklı inançlara sahip olanlara karşı empati ve anlayış eksikliğine neden olabilir.)
  2. The political party’s fanaticism towards their leader was alarming and concerning. (Siyasi partinin liderlerine olan fanatizmi endişe vericiydi.)
  3. Fanaticism often thrives in environments where critical thinking and open-mindedness are discouraged. (Fanatizm, eleştirel düşünmenin ve açık fikirliliğin caydırıldığı ortamlarda sıkça yaygınlaşır.)
  4. The cult leader’s fanaticism was so extreme that it bordered on delusion. (Tarikat liderinin fanatizmi o kadar aşırıydı ki sanrıya yakındı.)
  5. Fanaticism can lead to isolation and loneliness as one becomes increasingly disconnected from those who don’t share their beliefs. (Fanatizm, inançlarını paylaşmayanlarla giderek koparak yalnızlığa ve izolasyona neden olabilir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.