Erratically İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Erratically İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Erratically (Düzensiz bir şekilde)

Erratically kelimesi, düzensiz, tutarsız ve öngörülemez bir şekilde hareket etmek anlamına gelir. İşte Erratically kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle:

  1. My heart was beating erratically as I waited for the test results. (Kalbim test sonuçlarını beklerken düzensiz atıyordu.)
  2. The stock market has been behaving erratically lately. (Borsa son zamanlarda düzensiz davranıyor.)
  3. She drives erratically, weaving in and out of traffic. (Trafikte gidip gelerek düzensiz araba kullanıyor.)
  4. His breathing became more and more erratic as he climbed the steep hill. (Dik tepeyi tırmanırken nefesi giderek daha düzensizleşti.)
  5. The sprinkler system was watering the lawn erratically. (Çimleri düzensiz bir şekilde sulayan sulama sistemi vardı.)
  6. The child’s behavior was becoming increasingly erratic. (Çocuğun davranışları giderek daha düzensiz hale geliyordu.)
  7. The weather has been changing erratically, with sudden storms and then clear skies. (Hava aniden fırtınalı sonra açık gökyüzüne dönüşerek düzensiz değişiyor.)
  8. The speaker’s voice was shaking erratically as he gave his speech. (Konuşmacının konuşması sırasında sesi düzensiz titriyordu.)
  9. The clock was ticking erratically, sometimes speeding up and then slowing down. (Saat bazen hızlanıp yavaşlayarak düzensiz şekilde tik tak yapıyordu.)
  10. The dancer moved erratically, as if she couldn’t decide what steps to take. (Dansçı adımlarını seçemiyormuş gibi düzensiz bir şekilde hareket ediyordu.)
  11. The train was moving erratically, shaking back and forth on the tracks. (Tren raylarda titreyerek ve ileri geri hareket ederek düzensiz şekilde ilerliyordu.)
  12. The patient’s heart rate was becoming increasingly erratic, causing concern for the doctor. (Hastanın kalp atışları giderek daha düzensizleşiyor ve doktor için endişe kaynağı oluyordu.)
  13. The performance was marred by the singer’s erratic behavior on stage. (Sahnede şarkıcının düzensiz davranışları performansı bozdu.)
  14. The company’s profits have been fluctuating erratically over the past year. (Şirketin karları geçen yıl boyunca düzensiz bir şekilde dalgalanıyor.)
  15. The airplane was flying erratically due to turbulence in the sky. (Uçak, gökyüzündeki türbülans nedeniyle düzensiz uçuş yapıyordu.)
  16. The car’s engine was running erratically, making strange noises. (Arabanın motoru tuhaf sesler çıkararak düzensiz çalışıyordu.)
  17. The student’s grades have been erratic this semester, with high marks one week and low marks the next. (Bu dönem öğrencinin notları düzensiz, bir hafta yüksek

diğer hafta düşük oluyor.)
18. The boxer’s punches were coming in erratically, making it difficult for his opponent to predict. (Bokserin yumrukları düzensiz şekilde geliyordu, rakibi için tahmin etmesi zordu.)

  1. The hiker was walking erratically, stumbling over rocks and tree roots. (Yürüyüşçü düzensiz şekilde yürüyordu, kayaların ve ağaç köklerinin üzerine takılıyordu.)
  2. The computer was running erratically, freezing and crashing multiple times. (Bilgisayar, birden donarak ve çökerek düzensiz çalışıyordu.)

Erratically kelimesi, bir şeyin öngörülemez ve düzensiz şekilde hareket ettiğini veya davrandığını anlatmak için kullanılır.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.