Equidistantly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Equidistantly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Equidistantly: Eş uzaklıkta

Equidistantly kelimesi, bir şeyin diğer şeylerden aynı mesafede olduğu anlamını taşır. İşte bu kelime ile ilgili 20 örnek cümle:

1. The three chairs were placed equidistantly from each other. (Üç sandalye birbirinden eş uzaklıkta yerleştirildi.)
2. The cones were placed equidistantly along the edge of the field. (Koniler sahanın kenarına eş uzaklıkta yerleştirildi.)
3. The buildings were constructed equidistantly from the main road. (Binalar ana yoldan eş uzaklıkta inşa edildi.)
4. The soldiers stood equidistantly from each other to form a straight line. (Askerler doğru bir çizgi oluşturmak için birbirlerinden eş uzaklıkta durdular.)
5. The candles were placed equidistantly along the table. (Mumlar masa boyunca eş uzaklıkta yerleştirildi.)
6. The holes were drilled equidistantly on the piece of wood. (Delikler tahta parçası üzerinde eş uzaklıkta açıldı.)
7. The lights were hung equidistantly from the ceiling. (Işıklar tavana eş uzaklıkta asıldı.)
8. The trees were planted equidistantly from each other. (Ağaçlar birbirlerinden eş uzaklıkta dikildi.)
9. The markers were placed equidistantly along the track. (İşaretleyiciler parkur boyunca eş uzaklıkta yerleştirildi.)
10. The flags were placed equidistantly from each other to form a straight line. (Bayraklar doğru bir çizgi oluşturmak için birbirlerinden eş uzaklıkta yerleştirildi.)
11. The pillars were placed equidistantly along the corridor. (Sütunlar koridor boyunca eş uzaklıkta yerleştirildi.)
12. The traffic cones were placed equidistantly along the road. (Trafik konileri yolda eş uzaklıkta yerleştirildi.)
13. The balls were placed equidistantly from each other on the pool table. (Toplar havuz masasında birbirlerinden eş uzaklıkta yerleştirildi.)
14. The fence posts were placed equidistantly from each other. (Çit direkleri birbirlerinden eş uzaklıkta yerleştirildi.)
15. The streetlights were placed equidistantly from each other along the street. (Sokak lambaları sokak boyunca birbirlerinden eş uzaklıkta yerleştirildi.)
16. The markers were placed equidistantly from each other to mark the boundary. (İşaretleyiciler sınırı belirlemek için birbirlerinden eş uzaklıkta yerleştirildi.)
17. The spikes were placed equidistantly on the wheel. (Dikenler tekerlek üzerine eş uzaklıkta yerleştirildi.)
18. The nails were placed equid

ştan eş uzaklıkta on the wooden board. (Çiviler tahta levhada eş uzaklıkta yerleştirildi.)
19. The speakers were placed equidistantly from each other to ensure even sound distribution. (Hoparlörler birbirlerinden eş uzaklıkta yerleştirildi, böylece sesin eşit bir şekilde dağılması sağlandı.)

20. The dots on the map were placed equidistantly from each other to show the distance between locations. (Haritadaki noktalar, konumlar arasındaki mesafeyi göstermek için birbirlerinden eş uzaklıkta yerleştirildi.)