Equilibrium İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Equilibrium İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Equilibrium, Türkçe anlamıyla “denge” demektir. Bir sistemin veya bir parçacığın sabit bir durumda kalması ve hareket etmemesi durumunu ifade eder. Aşağıda, equilibrium kelimesinin İngilizce cümle içinde kullanımına örnekler verilmiştir:

Örnek Cümleler:

1. The market has reached a state of equilibrium. (Piyasa denge durumuna ulaşmıştır.)
2. Maintaining equilibrium is essential for a healthy life. (Sağlıklı bir yaşam için dengeyi korumak önemlidir.)
3. The forces acting on the object are in equilibrium. (Cisme etki eden kuvvetler denge durumundadır.)
4. The company is trying to achieve equilibrium between supply and demand. (Şirket, arz ve talep arasında denge sağlamaya çalışıyor.)
5. The ecosystem is in a delicate equilibrium. (Ekosistem hassas bir denge durumundadır.)
6. The athlete has excellent equilibrium and balance. (Sporcu mükemmel bir denge ve dengeye sahiptir.)
7. The political system is struggling to maintain equilibrium. (Siyasi sistem dengeyi korumak için mücadele ediyor.)
8. A small disturbance can upset the equilibrium of a system. (Küçük bir bozukluk, bir sistemin denge durumunu bozabilir.)
9. The therapist is helping her patients achieve emotional equilibrium. (Terapist, hastalarının duygusal dengeye ulaşmasına yardımcı oluyor.)
10. The chemical reaction has reached equilibrium. (Kimyasal tepkime denge durumuna ulaşmıştır.)
11. The body’s pH levels must be in equilibrium for proper functioning. (Vücudun pH seviyeleri, uygun işleyiş için denge durumunda olmalıdır.)
12. The supply and demand curves intersect at the equilibrium point. (Arz ve talep eğrileri, denge noktasında kesişir.)
13. The economy is currently in a state of equilibrium. (Ekonomi şu anda denge durumunda.)
14. Meditation can help bring your mind and body into equilibrium. (Meditasyon, zihninizin ve bedeninizin denge durumuna gelmesine yardımcı olabilir.)
15. The system is designed to maintain equilibrium under various conditions. (Sistem, çeşitli koşullar altında dengeyi korumak için tasarlanmıştır.)
16. A healthy diet and exercise are important for maintaining equilibrium in the body. (Sağlıklı beslenme ve egzersiz, vücuttaki dengeyi korumak için önemlidir.)
17. The population of predators and prey must be in equilibrium for a stable ecosystem. (Avcıların ve avların popülasyonu, stabil bir ekosistem için denge durumunda olmalıdır.)
18. The market is experiencing a temporary imbalance before returning to equilibrium. (Piyasa, dengeye dönmeden önce geçici bir dengesizlik yaşıyor.)
19. The system will reach equilibrium faster if the damping is reduced. (Amortisman azaltılırsa, sistem daha hız

hızlı bir şekilde dengeye ulaşacaktır.)
20. The engineer adjusted the parameters to achieve equilibrium in the system. (Mühendis, sistemde dengeye ulaşmak için parametreleri ayarladı.)