Ensue İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ensue İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ensue

Ensue, bir olaydan sonra ortaya çıkan bir başka olay veya durumu ifade eden bir fiildir.

  1. Ensuing the heavy rainfall, the streets were flooded. (Yoğun yağıştan sonra, sokaklar su altında kaldı.)
  2. It is hard to predict what will ensue from this situation. (Bu durumdan neyin ortaya çıkacağını tahmin etmek zordur.)
  3. A heated argument ensued between the two coworkers. (İki iş arkadaşı arasında hararetli bir tartışma ortaya çıktı.)
  4. If you don’t take action now, serious consequences will ensue. (Şimdi harekete geçmezseniz ciddi sonuçlar ortaya çıkacaktır.)
  5. After the team captain was injured, chaos ensued on the field. (Takım kaptanı sakatlandıktan sonra sahada kaos yaşandı.)
  6. He was fired from his job and a long legal battle ensued. (İşinden kovuldu ve uzun bir hukuk mücadelesi ortaya çıktı.)
  7. Once the first domino falls, a chain reaction will ensue. (İlk domino düştükten sonra zincirleme bir reaksiyon oluşacaktır.)
  8. After the company’s CEO resigned, a period of uncertainty ensued. (Şirketin CEO’su istifa ettikten sonra belirsiz bir dönem başladı.)
  9. After the earthquake, a wave of aid and support ensued from all over the world. (Depremden sonra, dünyanın dört bir yanından yardım ve destek dalgası ortaya çıktı.)
  10. If you keep making bad decisions, failure will ensue. (Kötü kararlar almaya devam ederseniz, başarısızlık kaçınılmaz olacaktır.)
  11. A peaceful protest ensued after the government announced its new policy. (Hükümet yeni politikasını açıkladıktan sonra barışçıl bir protesto düzenlendi.)
  12. If you don’t take care of your health, serious health problems may ensue. (Sağlığınıza dikkat etmezseniz ciddi sağlık sorunları ortaya çıkabilir.)
  13. After the car accident, a lengthy investigation ensued. (Trafik kazasından sonra uzun bir soruşturma başladı

    .)

  14. After the controversial decision was made, a heated debate ensued among the panelists. (Tartışmalı bir karar alındıktan sonra panelistler arasında hararetli bir tartışma ortaya çıktı.)
  15. After the release of the new product, a surge in sales ensued. (Yeni ürünün piyasaya sürülmesinden sonra satışlarda bir artış yaşandı.)
  16. If we don’t take action to address climate change, dire consequences will ensue. (İklim değişikliğiyle ilgili olarak önlem almazsak, ciddi sonuçlar ortaya çıkacaktır.)
  17. After the comedian made a controversial joke, a backlash ensued on social media. (Komedyen tartışmalı bir espri yaptıktan sonra, sosyal medyada bir tepki dalgası yaşandı.)
  18. After the first round of negotiations failed, a prolonged deadlock ensued. (İlk tur müzakereler başarısız olduktan sonra uzun bir çıkmaz ortaya çıktı.)
  19. If we don’t take steps to address income inequality, social unrest may ensue. (Gelir eşitsizliği ile ilgili adımlar atmazsak, sosyal huzursuzluk ortaya çıkabilir.)
  20. After the company’s stock price plummeted, a wave of panic ensued among investors. (Şirketin hisse senedi fiyatı düştükten sonra, yatırımcılar arasında bir panik dalgası yaşandı.)
  21. If you don’t take responsibility for your actions, a cycle of blame and resentment will ensue. (Eylemleriniz için sorumluluk almazsanız, suçlama ve kırgınlık bir döngüsü ortaya çıkacaktır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.