
Drug Trafficking İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Drug Trafficking Nedir?
Drug trafficking, yani uyuşturucu ticareti, yasadışı yollardan üretilen, satılan veya taşınan uyuşturucu maddelerin alım-satım faaliyetidir. Bu faaliyetler genellikle organize suç örgütleri tarafından yürütülür ve dünya çapında ciddi bir sorun teşkil eder.
Örnek Cümleler:
-
Drug trafficking is a serious problem that affects countries around the world. (Uyuşturucu ticareti, dünya genelinde ülkeleri etkileyen ciddi bir sorundur.)
-
The police arrested a group of people who were involved in drug trafficking. (Polis, uyuşturucu ticaretiyle ilgili olan bir grup insanı tutukladı.)
-
Many lives have been ruined because of drug trafficking. (Uyuşturucu ticareti nedeniyle birçok insanın hayatı mahvolmuştur.)
-
The government is taking measures to prevent drug trafficking. (Hükümet, uyuşturucu ticaretini önlemek için önlemler almaktadır.)
-
He was arrested on charges of drug trafficking and money laundering. (Uyuşturucu ticareti ve para aklama suçlamalarıyla tutuklandı.)
-
Drug trafficking is often associated with violence and other crimes. (Uyuşturucu ticareti, genellikle şiddet ve diğer suçlarla ilişkilendirilir.)
-
The authorities seized a large quantity of drugs in a major drug trafficking operation. (Yetkililer, büyük bir uyuşturucu ticareti operasyonunda büyük miktarda uyuşturucu ele geçirdi.)
-
He was sentenced to ten years in prison for his involvement in drug trafficking. (Uyuşturucu ticaretiyle ilgisi olduğu için on yıl hapis cezasına çarptırıldı.)
-
The police are working hard to crack down on drug trafficking in the city. (Polis, şehirdeki uyuşturucu ticaretine sert bir şekilde müdahale etmek için çalışıyor.)
-
Drug trafficking has led to an increase in drug addiction and related health problems. (Uyuşturucu ticareti, uyuşturucu bağımlılığı ve ilişkili sağlık sorunlarının artmasına neden oldu.)
-
The government has allocated more resources to fight drug trafficking. (Hükümet, uyuşturucu ticaretiyle mücadele etmek için daha fazla kaynak ayırdı.)
-
He was caught trying to cross the border with a large amount of drugs for drug trafficking purposes. (Uyuşturucu ticareti amacıyla büyük miktarda uyuşturucu ile sınırı geçmeye çalışırken yakalandı.)
13
-
The international community is working together to combat drug trafficking on a global scale. (Uluslararası toplum, küresel ölçekte uyuşturucu ticaretiyle mücadele etmek için birlikte çalışıyor.)
-
Drug trafficking is a major source of funding for terrorist organizations. (Uyuşturucu ticareti, terör örgütleri için önemli bir finansman kaynağıdır.)
-
The police uncovered a drug trafficking ring operating in the city. (Polis, şehirde faaliyet gösteren bir uyuşturucu ticareti çetesini ortaya çıkardı.)
-
The government is implementing stricter penalties for those involved in drug trafficking. (Hükümet, uyuşturucu ticaretiyle ilgili olanlara daha sert cezalar uygulamaktadır.)
-
Drug trafficking has a devastating impact on families and communities. (Uyuşturucu ticareti, aileler ve topluluklar üzerinde yıkıcı bir etkiye sahiptir.)
-
He was accused of participating in a drug trafficking scheme that spanned multiple countries. (Çok sayıda ülkeyi kapsayan bir uyuşturucu ticareti düzeninde yer aldığı suçlamasıyla suçlandı.)
-
The police seized a large shipment of drugs that was intended for drug trafficking purposes. (Polis, uyuşturucu ticareti amacıyla gönderilen büyük bir uyuşturucu sevkiyatını ele geçirdi.)
-
The government is working with international partners to combat drug trafficking and other transnational crimes. (Hükümet, uluslararası ortaklarıyla birlikte uyuşturucu ticareti ve diğer uluslararası suçlarla mücadele ediyor.)
Hemen Yorum Yaz