Drug İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Drug İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Drug Nedir?


Drug, Türkçe karşılığı olarak “ilaç” anlamına gelir. İlaçlar, hastalıkları tedavi etmek, semptomları hafifletmek veya önlemek için kullanılan kimyasal maddelerdir.

Örnek Cümleler:

  1. I need to take my drugs every morning. (Her sabah ilaçlarımı almalıyım.)
  2. Illegal drugs can be extremely dangerous. (Kaçak ilaçlar son derece tehlikeli olabilir.)
  3. She was addicted to drugs for many years. (Uzun yıllar boyunca ilaçlara bağımlıydı.)
  4. The doctor prescribed a new drug for my condition. (Doktor, durumum için yeni bir ilaç yazdı.)
  5. Drug abuse can have serious consequences. (Uyuşturucu kötüye kullanımının ciddi sonuçları olabilir.)
  6. The pharmacy stocks a wide variety of drugs. (Eczane geniş bir ilaç yelpazesi bulunduruyor.)
  7. The side effects of this drug are minimal. (Bu ilacın yan etkileri minimum düzeydedir.)
  8. Drug interactions can be dangerous. (İlaç etkileşimleri tehlikeli olabilir.)
  9. I’m allergic to this drug. (Bu ilaca alerjim var.)
  10. She took too much of the drug and had to go to the hospital. (Çok fazla ilaç aldı ve hastaneye gitmek zorunda kaldı.)
  11. The drug was tested extensively before it was approved for use. (İlaç kullanımı onaylanmadan önce yoğun bir şekilde test edildi.)
  12. Some drugs can be purchased over-the-counter. (Bazı ilaçlar reçetesiz satın alınabilir.)
  13. Drug addiction is a serious problem in many countries. (Uyuşturucu bağımlılığı, birçok ülkede ciddi bir sorundur.)
  14. This drug should be taken with food. (Bu ilaç yemekle birlikte alınmalıdır.)
  15. The drug company announced a new breakthrough in cancer treatment. (İlaç şirketi kanser tedavisinde yeni bir atılım açıkladı.)
  16. Drug testing is required for some jobs. (Bazı işler için ilaç testi gereklidir.)
  17. The drug caused him to have hallucinations. (İlaç, onun halüsinasyonlar görmesine neden oldu.)
  18. The government is cracking down on illegal drug use. (Hükümet, kaçak ilaç kullanımına sert bir şekilde müdahale ediyor.)
  19. The drug has a strong sedative effect. (İlaç, güçlü bir sedatif etkiye sahiptir.)
  20. The doctor warned me about the potential side effects of the drug. (Doktor, ilacın potansiyel yan etkileri konusunda beni uyardı.)

Drug Kelimesinin Farklı Anlamları:

  1. İlaç (medicine)
  2. Uyuşturucu (narcotic)
  3. Maddi bağımlılık (addiction)
  4. Bulaşıcı hastalık (contagion)
  5. Kimyasal madde (chemical substance)

Örnek Cümleler:

  1. She took the drug to ease her pain. (Ağrısını hafifletmek için ilacı aldı.)
  2. Drug addiction ruins lives. (Uyuşturucu bağımlılığı hayatları mahveder.)
  3. He was arrested for possession of illegal drugs. (Kaçak ilaç bulundurduğu için tutuklandı.)
  4. The drug epidemic is a major public health crisis. (Uyuşturucu salgını büyük bir halk sağlığı krizidir.)
  5. The laboratory analyzed the drug’s chemical composition. (Laboratuvar, ilacın kimyasal bileşimini analiz etti.)
  6. He was convicted of drug trafficking. (Kaçak ilaç ticareti yaptığından mahkum edildi.)
  7. The doctor prescribed a drug to treat her high blood pressure. (Doktor, yüksek tansiyonunu tedavi etmek için bir ilaç yazdı.)
  8. The drug lord was finally captured by the authorities. (Uyuşturucu baronu sonunda yetkililer tarafından yakalandı.)
  9. The drug overdose resulted in her hospitalization. (İlaç aşırı dozda alındığı için hastaneye yatırıldı.)
  10. She tested positive for drugs during the job interview. (İş görüşmesinde ilaç testi pozitif çıktı.)
  11. The drug trade is a lucrative business. (Uyuşturucu ticareti karlı bir iştir.)
  12. The drug was banned due to its harmful effects. (Zararlı etkileri nedeniyle ilaç yasaklandı.)
  13. The drug user was in a state of constant paranoia. (Uyuşturucu kullanıcısı sürekli bir paranoya halindeydi.)
  14. The government launched a campaign to prevent drug abuse among teenagers. (Hükümet, gençler arasında ilaç kötüye kullanımını önlemek için bir kampanya başlattı.)
  15. The drug smuggler attempted to cross the border with a large shipment of narcotics. (Uyuşturucu kaçakçısı büyük miktarda narkotik ile sınırı geçmeye çalıştı.)
  16. The drug ring was dismantled by the police. (Uyuşturucu çetesine polis tarafından müdahale edildi.)
  17. The drug can cause severe side effects if not taken correctly. (İlaç doğru şekilde alınmazsa ciddi yan etkilere neden olabilir.)
  18. Drug-resistant strains of bacteria are a growing concern in healthcare. (İlaçlara dirençli bakteri suşları sağlık hizmetlerinde artan bir endişe kaynağıdır.)
  19. The drug abuse hotline offers support and advice to those struggling with addiction. (Uyuşturucu kötüye kullanımı hattı, bağı

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.