Distinguished İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Distinguished İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Distinguished İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Distinguished, “seçkin, öne çıkan” gibi anlamlara gelir.

  1. The distinguished professor gave a brilliant lecture on quantum physics. (Seçkin profesör kuantum fiziği üzerine muhteşem bir ders verdi.)
  2. She was a distinguished athlete who won several gold medals in the Olympics. (Olimpiyatlarda birkaç altın madalya kazanan seçkin bir sporcu idi.)
  3. The distinguished guests arrived at the gala in limousines. (Seçkin konuklar limuzinlerle galeye geldi.)
  4. He was a distinguished member of the royal family and always conducted himself with grace and poise. (Kraliyet ailesinin seçkin bir üyesiydi ve her zaman zarafetle davrandı.)
  5. The distinguished lawyer argued the case with great skill and expertise. (Seçkin avukat davayı büyük bir beceri ve uzmanlıkla savundu.)
  6. The distinguished writer was awarded the Nobel Prize for Literature. (Seçkin yazar, Edebiyat dalında Nobel Ödülü’ne layık görüldü.)
  7. The distinguished artist’s paintings were on display at the museum. (Seçkin sanatçının resimleri müzede sergileniyordu.)
  8. The distinguished musician played a beautiful piano concerto. (Seçkin müzisyen güzel bir piyano konçertosu çaldı.)
  9. The distinguished diplomat negotiated a peaceful resolution to the conflict. (Seçkin diplomat çatışmanın barışçıl bir şekilde çözümlenmesi için müzakere yaptı.)
  10. The distinguished actor received an Oscar for his performance in the film. (Seçkin aktör, filmdeki performansıyla Oscar ödülü aldı.)
  11. The distinguished architect designed some of the city’s most iconic buildings. (Seçkin mimar, şehrin en ikonik binalarından bazılarını tasarladı.)
  12. The distinguished chef prepared a delicious meal for the guests. (Seçkin şef, konuklar için lezzetli bir yemek hazırladı.)
  13. The distinguished journalist received a Pulitzer Prize for her investigative reporting. (Seçkin gazeteci, araştırmacı gazetecilik çalışmalarıyla Pulitzer ödülü aldı.)
  14. The distinguished scientist made groundbreaking discoveries in the field of genetics. (Seçkin bilim insanı, genetik alanında çığır açan keşifler yaptı.)
  15. The distinguished entrepreneur founded a successful tech company. (Seçkin girişimci, başarılı bir teknoloji şirketi kurdu.)
  16. The distinguished philanthropist donated millions of dollars to charity. (Seçkin hayırsever, milyonlarca dolarlık bağışta bulundu.)
  17. The distinguished military commander led his troops to victory. (Seçkin askeri komutan birliklerini zaferle yönetti.)
  18. The distinguished historian wrote a definitive book on the Civil War. (Seçkin tarihçi, İç Savaş üzerine kesin bir kitap yazdı.)
  19. The distinguished economist advised world leaders on monetary policy. (

Seçkin ekonomist dünya liderlerine para politikaları konusunda danışmanlık yaptı.)
20. The distinguished fashion designer showcased her latest collection at Fashion Week. (Seçkin moda tasarımcısı, son koleksiyonunu Moda Haftası’nda sergiledi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.