Distinct İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Distinct İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Distinct Kelimesiyle İlgili Cümleler ve Anlamları

Distinct kelimesi Türkçe dilinde “ayrı, farklı, belirgin” gibi anlamlara gelir. Bu kelime genellikle farklılıkların vurgulandığı durumlarda kullanılır. İngilizce örnek cümleler aşağıda verilmiştir:

1. There are distinct differences between these two products.


Bu iki ürün arasında belirgin farklılıklar vardır.

2. He has a distinct accent that makes him stand out.


Onun ayırt edici bir aksanı var, bu da onu öne çıkarıyor.

3. The painting has distinct brushstrokes that give it texture.


Tabloda belirgin fırça darbeleri vardır ve bu ona dokunuş kazandırır.

4. The two ideas are distinct from each other.


İki fikir birbirinden farklıdır.

5. The flavors in this dish are very distinct.


Bu yemekteki tatlar çok belirgindir.

6. The company has a distinct culture that sets it apart from others.


Şirketin diğerlerinden farklı bir kültürü vardır.

7. The singer has a distinct voice that is easily recognizable.


Şarkıcının ayırt edici bir sesi vardır ve kolayca tanınır.

8. The building has a distinct architecture that reflects the city’s history.


Binanın belirgin bir mimarisi vardır ve şehrin tarihini yansıtır.

9. The film has a distinct style that sets it apart from other movies in the genre.


Film, türündeki diğer filmlerden ayırt edici bir tarza sahiptir.

10. The company’s logo has a distinct design that is easy to remember.


Şirketin logosu, kolayca hatırlanabilen belirgin bir tasarıma sahiptir.

11. The city has distinct neighborhoods with their own unique characteristics.


Şehrin kendine özgü karakteristikleri olan belirgin semtleri vardır.

12. The artist has a distinct style that is recognizable in all of her paintings.


Sanatçının ayırt edici bir tarzı vardır ve tüm tablolarında tanınır.

13. The two languages are distinct from each other, but they have some similarities.


İki dil birbirinden farklıdır, ancak bazı benzerlikleri vardır.

14. The fragrance has a distinct aroma that is both sweet and spicy.


Kokuda tatlı ve baharatlı bir ayırt edici koku vardır.

15. The city’s skyline has a distinct shape that is easily recognizable.


Şehrin silueti, kolayca tanınabilen belirgin bir şekle sahiptir.

16. The musician has

a distinct sound that sets him apart from other artists.


Müzisyenin diğer sanatçılardan ayıran belirgin bir sesi vardır.

17. The dress has a distinct pattern that makes it unique.


Elbisenin benzersiz yapan belirgin bir deseni vardır.

18. The story has a distinct plot that keeps the reader engaged.


Hikayenin, okuyucuyu ilgilendiren belirgin bir kurgusu vardır.

19. The mountain range has distinct peaks that are visible from far away.


Dağ silsilesinin uzaktan görülebilen belirgin zirveleri vardır.

20. The company offers distinct services that cater to different needs.


Şirket, farklı ihtiyaçları karşılayan belirgin hizmetler sunar.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.