Disputative İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Disputative İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Disputative (anlamı: tartışmaya neden olan, ihtilaf konusu olan)

Disputative kelimesi, bir tartışmaya ya da ihtilafa neden olan durumları ifade eder. Aşağıda, “disputative” kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle yer almaktadır:

  1. The disputative nature of politics always leads to arguments and disagreements. (Politikanın tartışmaya neden olan yapısı her zaman tartışmalara ve anlaşmazlıklara yol açar.)
  2. The case was dismissed due to a lack of evidence and the disputative testimony of witnesses. (Davaların kanıtların yetersiz olması ve şahitlerin ihtilaf konusu ifadeleri nedeniyle reddedildi.)
  3. Disputative issues are often the most challenging to resolve in negotiations. (Tartışmaya neden olan konular müzakerelerde çözümü en zor olan konular arasındadır.)
  4. The proposal was met with disputative reactions from both sides of the argument. (Öneri, tartışmanın her iki tarafından da tartışmaya neden olan tepkilerle karşılaştı.)
  5. The company is currently facing a disputative lawsuit with one of its competitors. (Şirket, rakiplerinden biriyle tartışmalı bir dava ile karşı karşıya.)
  6. The new policy has become a disputative issue among the employees. (Yeni politika, çalışanlar arasında tartışmalı bir konu haline geldi.)
  7. The team’s performance was disputative and left many fans disappointed. (Takımın performansı tartışmalıydı ve birçok hayranını hayal kırıklığına uğrattı.)
  8. The disputative nature of the topic sparked a lively debate among the students. (Konunun tartışmaya neden olan yapısı, öğrenciler arasında canlı bir tartışmaya neden oldu.)
  9. The disputative comments made by the speaker caused a stir in the audience. (Konuşmacının yaptığı tartışmalı yorumlar, izleyiciler arasında bir heyecan yarattı.)
  10. The disputative claims made by the politician were met with skepticism by the public. (Politikacının yaptığı tartışmalı iddialar, halk tarafından şüpheyle karşılandı.)
  11. The disputative nature of the divorce settlement led to a lengthy court battle. (Boşanma anlaşmasının tartışmaya neden olan yapısı, uzun bir mahkeme savaşına neden oldu.)
  12. The disputative tone of the conversation quickly escalated into an argument. (Konuşmanın tartışmaya neden olan tonu hızla bir tartışmaya dönüştü.)
  13. The disputative nature of the situation made it difficult to find a resolution. (

The situation’s disputative nature created a lot of tension and uncertainty. (Durumun tartışmaya neden olan yapısı, çok fazla gerilime ve belirsizliğe neden oldu.)
14. The disputative decision of the jury left many people questioning the outcome of the trial. (Jürinin tartışmalı kararı, birçok insanın davanın sonucunu sorgulamasına neden oldu.)

  1. The disputative topic of immigration reform continues to be a hotly debated issue. (Göç reformunun tartışmalı konusu, hala hararetli bir şekilde tartışılan bir konu.)
  2. The disputative history of the two countries has made it difficult to establish diplomatic relations. (İki ülkenin tartışmalı tarihi, diplomatik ilişkilerin kurulmasını zorlaştırdı.)
  3. The disputative nature of the proposal led to several revisions before it was finally accepted. (Önerinin tartışmaya neden olan yapısı, sonunda kabul edilmeden önce birkaç kez revize edildi.)
  4. The disputative tone of the conversation made it clear that a compromise would be difficult to reach. (Konuşmanın tartışmaya neden olan tonu, bir uzlaşmanın zor olacağını açıkça ortaya koydu.)
  5. The disputative comments made by the celebrity caused a media frenzy. (Ünlünün yaptığı tartışmalı yorumlar, medya çılgınlığına neden oldu.)
  6. The disputative nature of the project created a lot of tension among the team members. (Projenin tartışmaya neden olan yapısı, takım üyeleri arasında çok fazla gerilime neden oldu.)

(Dikkat: Bazı cümleler Türkçe çevirilerinden farklı olabilir, çünkü bazı ifadelerin tam olarak tercüme edilmesi mümkün değildir.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.