Deferential İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Deferential İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Deferential Nedir?

Deferential, bir kişiye veya konuya saygılı, itaatkâr veya özenli olmak anlamına gelir. Başka bir deyişle, bir kişiye veya bir konuya karşı saygı ve özen göstermek için kullanılan bir sıfattır.

Örnek Cümleler:

1. He was always deferential to his elders. (O, yaşlılara her zaman saygılıydı.)
2. She spoke in a deferential tone to her boss. (Patronuna karşı saygılı bir tonla konuştu.)
3. The students were deferential to their professor during the lecture. (Öğrenciler, ders sırasında öğretmenlerine karşı saygılıydılar.)
4. The waiter was deferential to the guests at the restaurant. (Garson, restoranda konuklara karşı saygılıydı.)
5. The athlete was deferential to the coach’s instructions. (Sporcu, antrenörün talimatlarına karşı saygılıydı.)
6. The employees were deferential to their boss’s decisions. (Çalışanlar, patronunun kararlarına karşı saygılıydılar.)
7. She showed deferential behavior towards the elderly. (O, yaşlılara karşı saygılı davranışlar sergiledi.)
8. He was deferential towards his girlfriend’s parents. (Kız arkadaşının ebeveynlerine karşı saygılıydı.)
9. The soldiers showed deferential respect to their commanding officer. (Askerler, komutanlarına karşı saygılı bir saygı gösterdiler.)
10. The student was deferential towards the principal’s office. (Öğrenci, müdür odasına karşı saygılıydı.)
11. The lawyer was deferential towards the judge in court. (Avukat, mahkemede hakime karşı saygılıydı.)
12. The doctor was deferential towards his patient’s wishes. (Doktor, hastasının isteklerine karşı saygılıydı.)
13. The secretary was deferential towards her boss’s schedule. (Sekreter, patronunun programına karşı saygılıydı.)
14. The employee was deferential towards the company’s policies. (Çalışan, şirket politikalarına karşı saygılıydı.)
15. The child was deferential towards his grandparents. (Çocuk, büyük ebeveynlerine karşı saygılıydı.)
16. The students showed deferential behavior towards the school rules. (Öğrenciler, okul kurallarına karşı saygılı davranışlar sergilediler.)
17. The customer was deferential towards the salesperson. (Müşteri, satış elemanına karşı saygılıydı.)
18. The employee was deferential towards his boss’s instructions. (Çalışan, patronunun talimatlarına karşı saygılıydı.)
19. The athlete was deferential towards the referee’s decisions. (Sporcu, hakemin kararlarına karşı saygılıydı.)
20. The intern was deferential towards his supervisor’s feedback. (Stajyer, denetçisinin geri bildirimlerine karşı saygılıydı.)

Türkçe Karşılıkları:

1. He was always deferential to his elders. (O, yaşlılara her zaman saygılıydı.)

   • O, yaşça büyük insanlara her zaman saygılıydı.

2. She spoke in a deferential tone to her boss. (Patronuna karşı saygılı bir tonla konuştu.)

   • Patronuna karşı saygılı bir tonla konuştu.

3. The students were deferential to their professor during the lecture. (Öğrenciler, ders sırasında öğretmenlerine karşı saygılıydılar.)

   • Öğrenciler, ders sırasında öğretmenlerine karşı saygılı davrandılar.

4. The waiter was deferential to the guests at the restaurant. (Garson, restoranda konuklara karşı saygılıydı.)

   • Garson, restoranda konuklara karşı saygılıydı.

5. The athlete was deferential to the coach’s instructions. (Sporcu, antrenörün talimatlarına karşı saygılıydı.)

   • Sporcu, antrenörün talimatlarına karşı saygılıydı.

6. The employees were deferential to their boss’s decisions. (Çalışanlar, patronunun kararlarına karşı saygılıydılar.)

   • Çalışanlar, patronunun kararlarına karşı saygılıydılar.

7. She showed deferential behavior towards the elderly. (O, yaşlılara karşı saygılı davranışlar sergiledi.)

   • O, yaşlılara karşı saygılı davranışlar sergiledi.

8. He was deferential towards his girlfriend’s parents. (Kız arkadaşının ebeveynlerine karşı saygılıydı.)

   • O, kız arkadaşının ebeveynlerine karşı saygılıydı.

9. The soldiers showed deferential respect to their commanding officer. (Askerler, komutanlarına karşı saygılı bir saygı gösterdiler.)

   • Askerler, komutanlarına karşı saygılı bir saygı gösterdiler.

10. The student was deferential towards the principal’s office. (Öğrenci, müdür odasına karşı saygılıydı.)

• Öğrenci, müdür odasına karşı saygılıydı.

11. The lawyer was deferential towards the judge in court. (Avukat, mahkemede hakime karşı saygılıydı.)

• Avukat, mahkemede hakime karşı saygılıydı.

12. The doctor was deferential towards his patient’s wishes. (Doktor, hastasının isteklerine karşı saygılıydı.)

• Doktor, hastasının isteklerine karşı saygılıydı.

13. The secretary was deferential towards her boss’s schedule. (Sekreter, patronunun programına karşı saygılıydı.)

• Sekreter, patronunun programına karşı saygılıydı.

14. The employee was deferential towards the company’s policies. (Çalışan, şirket politikalarına karşı saygılıydı.)

• Çalışan, şirket polit