Debriefing İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Debriefing İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Debriefing Nedir?

Debriefing, bir eğitim veya görev sonrasında geri bildirim alma sürecidir. Bu süreçte, bir kişi veya grup, hedeflerin başarısını veya başarısızlığını, yapıcı eleştirileri, gelişim fırsatlarını ve gelecekteki stratejileri tartışır. Bu, gelecekteki performansları iyileştirmek için önemli bir araçtır.

Örnek cümleler:

  1. After completing the mission, the team held a debriefing session to discuss what went well and what could have been improved. (Görevi tamamladıktan sonra, ekip, neyin iyi gittiğini ve neyin iyileştirilebileceğini tartışmak için bir debriefing oturumu düzenledi.)
  2. The debriefing process is an essential part of our training program. (Debriefing süreci, eğitim programımızın temel bir parçasıdır.)
  3. Our boss scheduled a debriefing meeting to evaluate the success of the project. (Patronumuz, projenin başarısını değerlendirmek için bir debriefing toplantısı planladı.)
  4. During the debriefing session, the team identified several areas for improvement. (Debriefing oturumu sırasında, ekip birkaç geliştirilebilecek alan belirledi.)
  5. The debriefing helped us to identify the mistakes we made and how to prevent them in the future. (Debriefing, yaptığımız hataları ve bunları gelecekte nasıl önleyeceğimizi belirlememize yardımcı oldu.)
  6. Following the training exercise, the participants were required to attend a debriefing session. (Eğitim egzersizinin ardından, katılımcıların bir debriefing oturumuna katılması gerekiyordu.)
  7. The debriefing allowed us to reflect on our performance and make necessary changes. (Debriefing, performansımızı düşünmemize ve gerekli değişiklikleri yapmamıza olanak tanıdı.)
  8. The debriefing session lasted for two hours and covered all aspects of the project. (Debriefing oturumu iki saat sürdü ve projenin tüm yönlerini kapsadı.)
  9. The debriefing helped us to identify our strengths and weaknesses as a team. (Debriefing, bir ekip olarak güçlü ve zayıf yönlerimizi belirlememize yardımcı oldu.)
  10. The debriefing was a valuable learning experience for everyone involved. (Debriefing, herkes için değerli bir öğrenme deneyimi oldu.)
  11. We held a debriefing session after the event to discuss what we did well and what could have been improved. (Etkinlikten sonra, neyin iyi gittiğini ve neyin iyileştirilebileceğini tartışmak için bir debriefing oturumu düzenledik.)
  12. The debriefing allowed us to identify the factors that contributed to our success. (Debriefing, başarımıza katkıda bulunan faktörleri belirlememize olan
  1. During the debriefing, we analyzed the data and identified trends that could inform future decisions. (Debriefing sırasında, verileri analiz ettik ve gelecekteki kararlara yol gösterebilecek trendleri belirledik.)
  2. The debriefing provided an opportunity for open and honest communication among team members. (Debriefing, ekip üyeleri arasında açık ve dürüst iletişim için bir fırsat sağladı.)
  3. The debriefing session helped us to evaluate the effectiveness of our strategies. (Debriefing oturumu, stratejilerimizin etkililiğini değerlendirmemize yardımcı oldu.)
  4. After the debriefing, we created a list of action items to implement in future projects. (Debriefing’den sonra, gelecekteki projelerde uygulanacak bir eylem maddeleri listesi oluşturduk.)
  5. The debriefing process helped us to identify the challenges we faced and how to overcome them. (Debriefing süreci, karşılaştığımız zorlukları ve bunları nasıl aşabileceğimizi belirlememize yardımcı oldu.)
  6. We used the debriefing to gather feedback from our customers and improve our services. (Debriefing’i müşterilerimizden geri bildirim toplamak ve hizmetlerimizi iyileştirmek için kullandık.)
  7. The debriefing allowed us to celebrate our successes and recognize the hard work of our team members. (Debriefing, başarılarımızı kutlamamıza ve ekip üyelerimizin çalışmalarını takdir etmemize olanak tanıdı.)
  8. The debriefing session was conducted in a supportive and non-judgmental environment. (Debriefing oturumu, destekleyici ve yargılamayan bir ortamda gerçekleştirildi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.