Day İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Day İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Day Kelimesiyle İlgili Örnek Cümleler

Day kelimesi, Türkçe’de “gün” anlamına gelir. İngilizce cümlelerde sıklıkla kullanılır. İşte day kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle:

  1. Today is a beautiful day. (Bugün harika bir gün.)
  2. I have to work all day. (Bütün gün çalışmak zorundayım.)
  3. She went to the beach for the day. (O, günü plajda geçirdi.)
  4. I love spending time outside on a sunny day. (Güneşli bir günde dışarıda vakit geçirmeyi seviyorum.)
  5. We had a long day at the amusement park. (Lunaparkta uzun bir gün geçirdik.)
  6. He takes a walk every day after work. (İşten sonra her gün yürüyüşe çıkar.)
  7. The flowers bloom during the day. (Çiçekler gün içinde açarlar.)
  8. She can’t wait for her wedding day. (Düğün gününü sabırsızlıkla bekliyor.)
  9. They spent the day exploring the city. (Şehri keşfetmek için günlerini harcadılar.)
  10. I always forget to set my alarm for the next day. (Hep bir sonraki gün için alarm kurmayı unuturum.)
  11. It’s a great day to be alive. (Yaşamak için harika bir gün.)
  12. She works out every day to stay healthy. (Sağlıklı kalmak için her gün spor yapar.)
  13. We had a fun day at the zoo. (Hayvanat bahçesinde eğlenceli bir gün geçirdik.)
  14. He waited all day for her to call. (Aramasını beklemek için bütün gün bekledi.)
  15. The birds chirp during the day. (Kuşlar gün boyunca cıvıldarlar.)
  16. The wedding day was perfect. (Düğün günü mükemmeldi.)
  17. She starts her day with a cup of coffee. (Günü kahveyle başlatır.)
  18. They spent the day at the museum. (Müzede günlerini geçirdiler.)
  19. He takes a nap during the day to recharge. (Yenilenmek için gün içinde şekerleme yapar.)
  20. The day ended with a beautiful sunset. (Gün güzel bir günbatımıyla sona erdi.)
  1. The day of the exam was stressful. (Sınav günü stresliydi.)
  2. She decided to take a day off from work. (İşten bir gün izin almaya karar verdi.)
  3. He has a busy day ahead of him. (Önünde yoğun bir gün var.)
  4. They celebrated their anniversary with a romantic day trip. (Yıldönümlerini romantik bir gün gezisiyle kutladılar.)
  5. The rainy day ruined their plans. (Yağmurlu gün planlarını bozdu.)
  6. He likes to end his day with a good book. (İyi bir kitapla gününü bitirmeyi sever.)
  7. She always forgets to wear sunscreen on sunny days. (Güneşli günlerde güneş kremi sürmeyi her zaman unutur.)
  8. They had a lazy day at home watching movies. (Evde film izleyerek tembel bir gün geçirdiler.)
  9. He had a rough day at work and needed to vent. (İşte zor bir gün geçirdi ve dertleşmeye ihtiyacı vardı.)
  10. They planned a picnic for the perfect sunny day. (Mükemmel bir güneşli gün için piknik planladılar.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.