Mosey İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Mosey İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Mosey Nedir?


Mosey, İngilizce bir fiildir ve “gezmek, dolanmak, gezintiye çıkmak” gibi anlamlara gelir. Yavaş yürümek veya hareket etmek için de kullanılabilir.

Örnek Cümleler:


1. Let’s mosey around the park before we leave. (Gitmeden önce parkta gezinmeye çıkalım.)
2. She was just moseying along the beach, enjoying the sunset. (Sadece yavaşça yürüyerek, günbatımının keyfini çıkarıyordu.)
3. We decided to mosey down the street and check out the new store. (Yeni mağazaya bakmak için sokağı boydan boya yürümeye karar verdik.)
4. He moseyed over to the bar and ordered a drink. (Bara yürüyerek gitti ve bir içecek sipariş etti.)
5. I like to mosey through the farmer’s market on Saturdays. (Cumartesi günleri çiftçi pazarında gezinmeyi severim.)
6. The old man would mosey down to the river every day to fish. (Yaşlı adam her gün balık tutmak için nehre gitmeyi severdi.)
7. She was in no hurry and decided to mosey her way to the office. (Acelesi yoktu ve ofise gitmek için yavaşça yürümeye karar verdi.)
8. Let’s mosey on down to the restaurant and grab a bite to eat. (Restorana yürüyerek gidelim ve bir şeyler yiyelim.)
9. The couple moseyed hand in hand along the boardwalk. (Çift, el ele yürüyerek ahşap yolda gezindi.)
10. The cowboys would mosey into town on their horses to buy supplies. (Kovboylar, tedariklerini almak için atlarıyla kasabaya sakin sakin girerlerdi.)
11. She moseyed up to the counter and ordered a coffee. (Tezgahta yavaşça ilerleyerek kahve siparişi verdi.)
12. Let’s mosey over to the park and have a picnic. (Parka gidip piknik yapalım.)
13. The tourists were moseying around the city, taking pictures and enjoying the sights. (Turistler şehirde gezinerek fotoğraf çekiyor ve manzaraların tadını çıkarıyorlardı.)
14. He would often mosey over to his neighbor’s house for a chat. (Komşusunun evine sık sık uğrayarak sohbet ederdi.)
15. We decided to mosey over to the beach and watch the sunset. (Plaja gitmeye ve günbatımını izlemeye karar verdik.)
16. The cat was moseying around the house, exploring every nook and cranny. (Kedi evin içinde dolaşarak her köşeyi keşfediyordu.)
17. Let’s mosey over to the bookstore and see what’s new. (Kitapçıya gidip neyin yeni olduğuna bakalım.)
18. The elderly couple moseyed arm in arm

  1. I like to mosey through the woods and listen to the birds chirping. (Ormanda dolaşıp kuşların cıvıltılarını dinlemeyi severim.)
  2. After a long day at work, he liked to mosey home and relax with a good book. (Uzun bir iş gününden sonra eve yavaşça yürüyerek gidip iyi bir kitapla dinlenmeyi severdi.)


1. Gitmeden önce parkta gezinmeye çıkalım.
2. Sadece yavaşça yürüyerek, günbatımının keyfini çıkarıyordu.
3. Yeni mağazaya bakmak için sokağı boydan boya yürümeye karar verdik.
4. Bara yürüyerek gitti ve bir içecek sipariş etti.
5. Cumartesi günleri çiftçi pazarında gezinmeyi severim.
6. Yaşlı adam her gün balık tutmak için nehre gitmeyi severdi.
7. Acelesi yoktu ve ofise gitmek için yavaşça yürümeye karar verdi.
8. Restorana yürüyerek gidelim ve bir şeyler yiyelim.
9. Çift, el ele yürüyerek ahşap yolda gezindi.
10. Kovboylar, tedariklerini almak için atlarıyla kasabaya sakin sakin girerlerdi.
11. Tezgahta yavaşça ilerleyerek kahve siparişi verdi.
12. Parka gidip piknik yapalım.
13. Turistler şehirde gezinerek fotoğraf çekiyor ve manzaraların tadını çıkarıyorlardı.
14. Komşusunun evine sık sık uğrayarak sohbet ederdi.
15. Plaja gitmeye ve günbatımını izlemeye karar verdik.
16. Kedi evin içinde dolaşarak her köşeyi keşfediyordu.
17. Kitapçıya gidip neyin yeni olduğuna bakalım.
18. Yaşlı çift kol kola yürüyerek ilerledi.
19. Ormanda dolaşıp kuşların cıvıltılarını dinlemeyi severim.
20. Uzun bir iş gününden sonra eve yavaşça yürüyerek gidip iyi bir kitapla dinlenmeyi severdi.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.