Cuttingly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cuttingly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cuttingly İle İlgili Cümleler

Meaning: In a way that is sharply critical or hurtful.

Örnek cümleler:

  1. She spoke cuttingly about his fashion sense. (Moda anlayışı hakkında acımasızca konuştu.)
  2. The criticism of the film was cuttingly accurate. (Film eleştirisi kesin ve acımasızdı.)
  3. He replied cuttingly to her sarcastic comment. (Onun sarkastik yorumuna keskin bir şekilde cevap verdi.)
  4. The teacher’s cutting remark embarrassed the student. (Öğretmenin keskin yorumu öğrenciyi utandırdı.)
  5. She gave him a cutting glare as he walked by. (O yanından geçerken ona keskin bir bakış attı.)
  6. His cutting words made her doubt herself. (Onun keskin sözleri onu kendine şüphe ile baktırdı.)
  7. The comedian’s cutting humor offended some members of the audience. (Komedyenin keskin mizahı bazı seyircileri rahatsız etti.)
  8. She felt the cutting edge of his criticism. (Eleştirisinin keskin kenarını hissetti.)
  9. His cutting comments made her realize the truth. (Onun keskin yorumları gerçeği fark etmesine neden oldu.)
  10. The politician’s cutting remarks angered his opponents. (Politikacının keskin yorumları rakiplerini öfkelendirdi.)
  11. She looked at him with cutting disdain. (O’na keskin bir küçümsemeyle baktı.)
  12. His cutting tone was unnecessary. (Onun keskin tonu gereksizdi.)
  13. The reviewer’s cutting criticism was too harsh. (Eleştirmenin keskin eleştirisi çok sertti.)
  14. He spoke cuttingly to his ex-girlfriend. (Eski sevgilisine keskin bir şekilde konuştu.)
  15. She received a cutting email from her boss. (Patronundan keskin bir e-posta aldı.)
  16. The teacher’s cutting remarks made the student cry. (Öğretmenin keskin yorum

ları öğrenciyi ağlatmıştı.)
17. He responded to the criticism cuttingly. (Eleştiriye keskin bir şekilde yanıt verdi.)

  1. The director’s cutting remarks to the cast caused tension on set. (Yönetmenin kadroya yönelik keskin yorumları sette gerilime neden oldu.)
  2. Her cutting wit left everyone in the room speechless. (Onun keskin zekası odadaki herkesi suskun bıraktı.)
  3. His cutting critique of the company’s performance was necessary for improvement. (Şirketin performansına yönelik keskin eleştirisi iyileştirme için gereklidi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.