Credible İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Credible İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Credible

Credible, “güvenilir” anlamına gelir. İşte credible kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle:

1. The witness gave a credible testimony in court. (Tanık mahkemede güvenilir bir ifade verdi.)
2. The newspaper only publishes credible news. (Gazete sadece güvenilir haberler yayımlar.)
3. The scientist’s findings were not credible enough to be published. (Bilim adamının bulguları yayınlanacak kadar güvenilir değildi.)
4. The candidate’s resume looked credible enough for the job. (Adayın özgeçmişi iş için yeterince güvenilir görünüyordu.)
5. The company’s financial statements were not credible, and investors lost their money. (Şirketin finansal raporları güvenilir değildi ve yatırımcılar paralarını kaybetti.)
6. The website’s sources are not credible, so we can’t trust the information. (Web sitesinin kaynakları güvenilir değil, bu yüzden bilgiye güvenemiyoruz.)
7. The government promised to investigate the issue with a credible team. (Hükümet konuyu güvenilir bir ekip tarafından araştırmayı vadetti.)
8. The doctor’s diagnosis was not credible, and the patient sought a second opinion. (Doktorun teşhisi güvenilir değildi ve hasta ikinci bir görüş aradı.)
9. The author’s research was credible, and the book became a bestseller. (Yazarın araştırması güvenilir idi ve kitap en çok satanlar listesine girdi.)
10. The police didn’t find any credible evidence against the suspect. (Polis, şüpheliye karşı güvenilir bir kanıt bulamadı.)
11. The company hired a credible PR agency to handle their reputation. (Şirket, itibarını yönetmek için güvenilir bir PR ajansı kiraladı.)
12. The candidate made a credible promise to reduce taxes. (Aday, vergileri azaltma konusunda güvenilir bir söz verdi.)
13. The study’s methodology was not credible, and other scientists criticized it. (Araştırmanın yöntemi güvenilir değildi ve diğer bilim adamları eleştirdi.)
14. The company’s CEO is a credible leader who inspires his employees. (Şirketin CEO’su, çalışanlarını ilham veren güvenilir bir liderdir.)
15. The journalist’s sources were credible, and the article won a Pulitzer Prize. (Gazetecinin kaynakları güvenilirdi ve makale bir Pulitzer Ödülü kazandı.)
16. The diplomat’s proposal was credible, and it was accepted by both countries. (Diplomatın önerisi güvenilirdi ve her iki ülke tarafından da kabul edildi.)
17. The teacher’s feedback was credible, and the student improved her grades. (Öğretmenin geri bildirimi güvenilir idi ve öğrenci notlarını yükseltti.)
18. The bank’s interest rates were not credible, and customers switched to a competitor. (Bankanın fa

iz oranları güvenilir değildi ve müşteriler rakip bankaya geçti.)
19. The athlete’s performance was credible, and she won a gold medal. (Sporcunun performansı güvenilirdi ve altın madalya kazandı.)

20. The company’s product received credible reviews from industry experts. (Şirketin ürünü endüstri uzmanlarından güvenilir incelemeler aldı.)

(Credible kelimesinin Türkçe karşılığı: Güvenilir)