Cornice İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cornice İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cornice Nedir?

Cornice, genellikle evlerin veya binaların çatılarında bulunan bir tür mimari detaydır. Cornice, çatıyı ve duvarları birleştiren yatay bir çıkıntıdır ve binanın dış tasarımında önemli bir rol oynar.

Örnek cümleler:

1. The beautiful white cornice adds character to the Victorian-style home. (Güzel beyaz cornice, Viktoryen tarzı evin karakterine katkıda bulunur.)
2. The cornice on the government building was so intricate and detailed. (Hükümet binasındaki cornice çok karmaşık ve detaylıydı.)
3. The architect designed a unique cornice for the modern building. (Mimari, modern binaya benzersiz bir cornice tasarladı.)
4. The cornice was damaged during the storm and needed to be repaired. (Cornice fırtına sırasında hasar gördü ve tamir edilmesi gerekiyordu.)
5. The ornate cornice was a beautiful addition to the already stunning mansion. (Süslü cornice, zaten harika olan konakta güzel bir eklemeydi.)
6. The cornice gives the building a more refined and polished look. (Cornice, binaya daha sofistike ve cilalanmış bir görünüm kazandırıyor.)
7. The cornice of the historic church was carefully restored by a team of experts. (Tarihi kilisenin cornice’ı, bir uzman ekibi tarafından özenle restore edildi.)
8. The cornice adds an extra layer of protection to the building’s exterior. (Cornice, binanın dış yüzeyine ekstra bir koruma katmanı ekler.)
9. The modern building’s minimalist design called for a simple cornice. (Modern binanın minimalist tasarımı, basit bir cornice gerektiriyordu.)
10. The cornice was made from high-quality materials to ensure its durability. (Cornice, dayanıklılığını sağlamak için yüksek kaliteli malzemelerden yapıldı.)
11. The intricate details of the cornice were highlighted by the afternoon sun. (Cornice’ın karmaşık detayları, öğleden sonra güneşi tarafından vurgulandı.)
12. The cornice was the final touch that made the building’s façade complete. (Cornice, binanın cephesini tamamlayan son dokunuştu.)
13. The cornice was painted to match the color of the building’s exterior. (Cornice, binanın dış yüzeyinin rengine uyacak şekilde boyandı.)
14. The decorative cornice added a touch of elegance to the historic theater. (Süslemeli cornice, tarihi tiyatroya zarafet kattı.)
15. The cornice’s intricate design was a testament to the craftsmanship of the builders. (Cornice’ın karmaşık tasarımı, inşaatçıların zanaatkarlığına tanıklık etti.)
16. The cornice was damaged by a fallen tree branch and needed to be replaced. (Cornice, düşen bir ağaç dalı tarafından hasar gördü ve değiştirilmesi gerekiyordu

17. The ornate cornice was the most eye-catching feature of the building’s exterior. (Süslü cornice, binanın dış yüzeyinin en dikkat çekici özelliğiydi.)
18. The cornice was a common feature in the architecture of the Renaissance era. (Cornice, Rönesans dönemi mimarisinde yaygın bir özellikti.)
19. The cornice’s design was inspired by the classical architecture of ancient Greece. (Cornice’ın tasarımı, antik Yunanistan’ın klasik mimarisinden esinlenildi.)
20. The cornice was a vital element in the building’s overall design and aesthetic appeal. (Cornice, binanın genel tasarımında ve estetik cazibesinde hayati bir öğeydi.)