Continued İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Continued İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

“Continued” İngilizce Kelimesinin Anlamı

“Continued”, “devam eden” ya da “sürdürülen” anlamına gelir.

Örnek Cümleler

1. Continued support is needed to keep the project going. (Projenin devam etmesi için devam eden destek gereklidir.)
2. The continued growth of the company is impressive. (Şirketin devam eden büyümesi etkileyici.)
3. The continued use of this medicine may cause side effects. (Bu ilacın devam eden kullanımı yan etkilere neden olabilir.)
4. Despite the challenges, he continued to pursue his dreams. (Zorluklara rağmen, hayallerini takip etmeye devam etti.)
5. The meeting was continued after a short break. (Kısa bir aradan sonra toplantı devam etti.)
6. The concert was so good that the audience demanded an encore, and the band continued to play. (Konser o kadar iyiydi ki seyirci bir tane daha istedi ve grup çalmaya devam etti.)
7. The police continued their investigation until they found the suspect. (Polis, şüpheliyi bulana kadar soruşturmaya devam etti.)
8. The storm continued for several hours, causing flooding in many areas. (Fırtına birkaç saat devam etti ve birçok bölgede sel felaketine neden oldu.)
9. The athlete continued to break records year after year. (Sporcu yılın birçok zamanında rekorlar kırmaya devam etti.)
10. The negotiations continued for several weeks before an agreement was reached. (Anlaşmaya varılmadan önce müzakereler birkaç hafta devam etti.)
11. Despite the rain, the game continued as planned. (Yağmura rağmen, oyun planlandığı gibi devam etti.)
12. The company <

continued to innovate and introduce new products to stay ahead of its competitors. (Şirket, rakiplerinin önünde kalmak için yeni ürünler sunmaya ve yenilik yapmaya devam etti.)
13. The teacher continued the lesson where they left off the day before. (Öğretmen dersi, önceki gün bıraktıkları yerden devam ettirdi.)

14. The singer continued to perform despite having a sore throat. (Şarkıcı boğaz ağrısı olsa bile performansına devam etti.)
15. The project continued even though some team members left. (Bazı ekip üyeleri ayrılsa bile, proje devam etti.)
16. The investigation continued for months before a suspect was arrested. (Bir şüpheli tutuklanmadan önce, soruşturma aylarca devam etti.)
17. The concert was interrupted by a power outage, but it continued once the power was restored. (Konser bir güç kesintisi ile kesintiye uğradı, ancak güç geri geldikten sonra devam etti.)
18. The negotiations continued late into the night as both sides tried to reach a compromise. (Her iki taraf da uzlaşmaya çalışırken müzakereler gece geç saatlere kadar devam etti.)
19. The player continued to score goals and help his team win the championship. (Oyuncu gol atmaya ve takımının şampiyon olmasına yardımcı olmaya devam etti.)
20. The film continued to surprise the audience with unexpected plot twists. (Film, beklenmedik olay örgüleriyle seyirciyi şaşırtmaya devam etti.)