Cogitation İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cogitation İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Cogitation Nedir?

Cogitation, düşüncelerin yoğunlaştırılması ve derinleştirilmesi sürecidir. Bu süreçte, bir konu üzerinde düşünmek ve analiz etmek için zihinsel bir çaba sarf edilir.

Örnek cümleler:

1. I need some cogitation before I make a decision. (Karar vermeden önce bazı düşüncelere ihtiyacım var.)
2. Her cogitation led him to the same conclusion. (Her düşünce onu aynı sonuca götürdü.)
3. His cogitation on the problem was deep and insightful. (Sorun üzerindeki düşünceleri derin ve anlamlıydı.)
4. The cogitation process requires time and effort. (Düşünme süreci zaman ve çaba gerektirir.)
5. She was lost in cogitation and didn’t notice the time passing. (Düşüncelere dalmıştı ve zamanın geçtiğini fark etmedi.)
6. Cogitation is important in making informed decisions. (Bilinçli kararlar vermek için düşünme önemlidir.)
7. His cogitation on the matter was influenced by his past experiences. (Konu üzerindeki düşünceleri geçmiş deneyimlerinden etkilendi.)
8. The company’s success was a result of careful cogitation and planning. (Şirketin başarısı dikkatli düşünme ve planlama sonucuydu.)
9. After much cogitation, she finally came to a decision. (Uzun düşüncelerden sonra sonunda bir karara vardı.)
10. His cogitation on the issue was different from the rest of the group’s. (Konu üzerindeki düşünceleri diğerlerinden farklıydı.)
11. Cogitation is an important part of the problem-solving process. (Düşünme, sorun çözme sürecinin önemli bir parçasıdır.)
12. He needed some quiet time for cogitation before he could write the essay. (Deneme yazmadan önce düşünebileceği sessiz zamanlara ihtiyacı vardı.)
13. Her cogitation led her to a new understanding of the topic. (Düşünceleri onu konuyu yeni bir şekilde anlamaya yönlendirdi.)
14. The project’s success was a result of the team’s cogitation and collaboration. (Projenin başarısı, takımın düşünmesi ve işbirliği sonucuydu.)
15. Cogitation can help us make better decisions by considering all options. (Tüm seçenekleri göz önünde bulundurarak, düşünme bize daha iyi kararlar vermemize yardımcı olabilir.)
16. The philosopher spent years in cogitation on the meaning of life. (Filozof yıllarını hayatın anlamı üzerinde düşünerek geçirdi.)
17. Her cogitation on the subject led her to write a book about it. (Konu üzerindeki düşünceleri, konuyla ilgili bir kitap yazmaya yönlendirdi.)
18. After much cogitation,

18. After much cogitation, he realized that he needed to change his approach. (Uzun düşüncelerden sonra, yaklaşımını değiştirmesi gerektiğini fark etti.)
19. The company’s success was a result of continuous cogitation and improvement. (Şirketin başarısı sürekli düşünme ve geliştirme sonucuydu.)
20. Cogitation can sometimes lead to overthinking and indecisiveness. (Düşünme bazen aşırı düşünceye ve kararsızlığa yol açabilir.)

(Türkçe çeviriler kalın ve kırmızı renkte yazılmıştır.)