Clear Cut İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Clear Cut İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Clear Cut

Clear cut, ormanlık alanlardaki tüm ağaçların kesilerek temizlenmesi anlamına gelir. Bu kelimenin kullanılabileceği 20 örnek cümle aşağıda verilmiştir:

1. Clear cutting can have devastating effects on wildlife habitats. (Açık kesim, yaban hayatı habitatları üzerinde yıkıcı etkilere sahip olabilir.)
2. The forestry company has been clear cutting large areas of forest for years. (Ormancılık şirketi yıllardır büyük ormanlık alanları açık kesim yaparak temizliyor.)
3. The environmental group is protesting against the clear cut of the old-growth forest. (Çevre grubu, eski büyüyen ormanın açık kesimine karşı protesto ediyor.)
4. The clear cut has left the landscape looking barren and lifeless. (Açık kesim, manzaranın çıplak ve cansız görünmesine neden oldu.)
5. The government has imposed restrictions on clear cutting in certain protected areas. (Hükümet, belirli koruma alanlarında açık kesime yönelik kısıtlamalar getirdi.)
6. The timber industry argues that clear cutting is the most efficient way to harvest wood. (Kereste endüstrisi, ahşap hasadı için açık kesimin en verimli yol olduğunu savunuyor.)
7. The company promised to replant the area after the clear cut was completed. (Şirket, açık kesim tamamlandıktan sonra bölgeyi yeniden ağaçlandırma sözü verdi.)
8. The clear cut has destroyed important nesting sites for birds. (Açık kesim, kuşlar için önemli yuva alanlarını yok etti.)
9. Many people believe that clear cutting is a shortsighted approach to forestry. (Birçok insan, açık kesimin ormancılık için kısa vadeli bir yaklaşım olduğuna inanıyor.)
10. The government is considering a ban on clear cutting in national forests. (Hükümet, ulusal ormanlarda açık kesim yasağını düşünüyor.)
11. The clear cut has caused erosion and increased the risk of landslides. (Açık kesim, erozyona neden oldu ve toprak kaymasının riskini artırdı.)
12. The environmental impact of clear cutting is often underestimated. (Açık kesimin çevresel etkisi genellikle göz ardı edilir.)
13. The company has been criticized for using clear cutting instead of selective logging. (Şirket, seçici kereste kesimi yerine açık kesim kullanması nedeniyle eleştirildi.)
14. The clear cut has disrupted the natural balance of the ecosystem. (Açık kesim, ekosistemin doğal dengesini bozdu.)
15. The local community is concerned about the impact of

the clear cut on their water supply. (Yerel topluluk, su kaynakları üzerindeki açık kesimin etkisinden endişe duyuyor.)
16. The use of clear cutting is a controversial issue in the forestry industry. (Açık kesimin kullanımı, ormancılık endüstrisinde tartışmalı bir konudur.)

17. The aftermath of the clear cut is a stark reminder of the destruction that can be caused by human activity. (Açık kesimin ardından ortaya çıkan manzara, insan faaliyetlerinin yol açabileceği yıkımı acı bir şekilde hatırlatıyor.)
18. The clear cut has eliminated the diversity of tree species in the area. (Açık kesim, bölgedeki ağaç türlerinin çeşitliliğini yok etti.)
19. Sustainable forestry practices emphasize the importance of avoiding clear cutting . (Sürdürülebilir ormancılık uygulamaları, açık kesimden kaçınmanın önemini vurgular.)
20. The local government has issued a moratorium on clear cutting until a comprehensive environmental impact assessment is completed. (Yerel hükümet, kapsamlı bir çevresel etki değerlendirmesi tamamlanana kadar açık kesime bir moratoryum ilan etti.)