Clavicle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Clavicle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Clavicle Nedir?

Clavicle, insan omuz kemikleri arasında yer alan “anahtar kemik” olarak da bilinen bir kemiktir. Göğüs kafesinin üst kısmı ile üst kol arasındaki bağlantıyı sağlar.

Örnek Cümleler:

  1. The clavicle connects the arm to the torso. (Clavicle, kolu gövdeye bağlar.)
  2. He broke his clavicle while playing football. (Futbol oynarken klavikülünü kırdı.)
  3. The doctor examined the clavicle to see if it was fractured. (Doktor, çatlak olup olmadığını görmek için klavikülü muayene etti.)
  4. The clavicle is also known as the collarbone. (Klavikül aynı zamanda kola yaka denir.)
  5. The clavicle is the first bone to ossify in the human body. (Klavikül, insan vücudunda kemikleşen ilk kemiğidir.)
  6. The clavicle is a long bone that runs horizontally. (Klavikül yatay olarak uzanan uzun bir kemiktir.)
  7. The clavicle is easily visible beneath the skin. (Klavikül, cilt altında kolayca görülebilir.)
  8. She felt a sharp pain in her clavicle after the accident. (Kazadan sonra klavikülünde keskin bir ağrı hissetti.)
  9. Fractures of the clavicle are common in sports such as football and rugby. (Futbol ve rugby gibi sporlarda klavikül kırıkları sık görülür.)
  10. He wore a sling to support his broken clavicle. (Kırık klavikülünü desteklemek için askı taktı.)
  11. The clavicle is part of the shoulder girdle. (Klavikül, omuz kuşağının bir parçasıdır.)
  12. She underwent surgery to repair her fractured clavicle. (Kırık klavikülünü tamir etmek için ameliyat oldu.)
  13. The clavicle helps to protect the nerves and blood vessels in the neck. (Klavikül, boyundaki sinirleri ve kan damarlarını korumaya yardımc

    eder.)

  14. The clavicle can be palpated along its entire length. (Klavikül, tüm uzunluğu boyunca elle hissedilebilir.)
  15. Dislocation of the clavicle is a rare injury. (Klavikül çıkığı nadir bir yaralanmadır.)
  16. The clavicle serves as an attachment site for many muscles. (Klavikül, birçok kasın tutunma yeri olarak hizmet eder.)
  17. He fractured his clavicle in a skiing accident. (Kayak kazasında klavikülünü kırdı.)
  18. The clavicle helps to provide stability and support for the shoulder joint. (Klavikül, omuz eklemine stabilite ve destek sağlamaya yardımcı olur.)
  19. She had a visible bump on her clavicle due to a previous injury. (Daha önceki bir yaralanmadan dolayı klavikülünde görünür bir şişlik vardı.)
  20. The clavicle is the most commonly fractured bone in children. (Klavikül, çocuklarda en sık kırılan kemiktir.)
  21. He felt a popping sensation in his clavicle when he fell off his bike. (Bisikletten düşerken klavikülünde bir patlama hissetti.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.