Classy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Classy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Classy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Türkçe Anlamı: Şık, zarif, nezih.

  1. She looked absolutely classy in her black dress. (Siyah elbisesiyle tamamen şık görünüyordu.)
  2. The restaurant had a very classy atmosphere. (Restoranın çok zarif bir atmosferi vardı.)
  3. He is a classy businessman who always dresses well. (Her zaman şık giyinen şık bir iş adamıdır.)
  4. The new hotel is very classy and luxurious. (Yeni otel çok şık ve lüks.)
  5. She has a classy taste in fashion. (Moda konusunda şık bir zevki var.)
  6. The event was very classy with elegant decorations. (Etkinlik, zarif dekorasyonlarıyla çok şıktı.)
  7. The classy hotel had a beautiful view of the ocean. (Zarif otelin denize harika bir manzarası vardı.)
  8. He has a classy sense of humor. (Zarif bir mizah anlayışı var.)
  9. The new sports car is very classy and stylish. (Yeni spor araba çok şık ve stil sahibi.)
  10. She wore a classy pair of high heels to the party. (Partiye şık bir topuklu ayakkabı giydi.)
  11. The classy restaurant had an extensive wine list. (Zarif restoranda geniş bir şarap listesi vardı.)
  12. The singer has a classy voice that is perfect for jazz music. (Şarkıcının caz müziği için mükemmel bir zarif sesi var.)
  13. The bride wore a classy white gown for her wedding. (Gelin, düğünü için zarif bir beyaz elbise giydi.)
  14. The art gallery had a very classy collection of paintings. (Sanat galerisi, çok zarif bir tablo koleksiyonuna sahipti.)
  15. He has a classy demeanor that commands respect. (Saygı uyandıran zarif bir tavıra sahip.)
  16. The furniture in the classy hotel was all handcrafted. (

Zarif oteldeki mobilyaların hepsi el yapımıydı.)
17. She has a classy and sophisticated taste in music. (Müzik konusunda zarif ve sofistike bir zevki var.)

  1. The classy watch he wore was made of expensive materials. (Takmış olduğu zarif saat, pahalı malzemelerden yapılmıştı.)
  2. The new restaurant had a classy and upscale menu. (Yeni restoranın menüsü zarif ve lüks.)
  3. The classy interior design of the house was done by a famous designer. (Evin zarif iç tasarımı, ünlü bir tasarımcı tarafından yapılmıştır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.