Chewing-Gum İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Chewing-Gum Nedir?
Chewing-gum, çiğnenerek yenen, genellikle tatlı ve kokulu bir şekerleme türüdür. Genellikle diş temizliği ve ağız hijyeni için kullanılır.
Örnek Cümleler:
- I always have chewing-gum in my pocket in case I need fresh breath. (Her zaman taze nefes için çantamda çiğnenebilir saklarım.)
- She chewed gum loudly during the movie and it was very annoying. (Film sırasında yüksek sesle çiğnedi ve çok rahatsız ediciydi.)
- He popped a piece of chewing-gum in his mouth before the meeting. (Toplantıdan önce ağzına bir parça çiğnenebilir sakız attı.)
- Chewing-gum can help relieve stress and anxiety. (Çiğnenebilir sakız stres ve kaygıyı hafifletmeye yardımcı olabilir.)
- My dentist recommends chewing sugar-free gum after meals to help prevent cavities. (Dişçim, çürükleri önlemek için öğünlerden sonra şekersiz sakız çiğnemeyi öneriyor.)
- She offered me a piece of chewing-gum, but I declined. (Bana bir parça çiğnenebilir sakız teklif etti, ama reddettim.)
- I accidentally swallowed my chewing-gum and now I’m worried it will stay in my stomach forever. (Çiğnenebilir sakızımı kazara yuttum ve şimdi sonsuza kadar mideye takılacak diye endişeleniyorum.)
- Chewing-gum is not allowed in this classroom. (Bu sınıfta çiğnenebilir sakız kullanımı yasaktır.)
- He blew a big bubble with his chewing-gum and then it popped all over his face. (Çiğnenebilir sakızıyla büyük bir balon üfledi ve sonra yüzünde patladı.)
- The airport gift shop sells a variety of chewing-gum flavors. (Havalimanı hediyelik eşya dükkanı çeşitli çiğnenebilir sakız tatları satıyor.)
- I use chewing-gum to help me stay awake during long drives. (Uzun yolculuklar sırasında uyanık kalmama yardımcı olmak için çiğnenebilir sakız kullanırım.)
- She hid her chewing-gum under the desk and got in trouble when the teacher caught her. (Çiğnenebilir sakızını sıranın altına sakladı ve öğretmen onu yakalayınca sorun yaşadı.)
- Chewing-gum can be a choking hazard for young children. (Çiğnenebilir sakız küçük çocuklar için boğulma tehlikesi oluşturabilir.)
- He had a bad habit of leaving his chewing-gum under tables and chairs. (Çiğnenebilir sakızını masaların ve sandalyelerin altına bırakma kötü bir alışkanlığı vardı.)
- I hate
when people chew their gum with their mouth open. (İnsanların ağızlarını açık tutarak çiğnemelerinden hoşlanmam.)
16. She bought a pack of chewing-gum at the gas station before hitting the road. (Yola çıkmadan önce benzin istasyonundan bir paket çiğnenebilir sakız aldı.)
- Chewing-gum is often used by athletes to improve focus and concentration. (Çiğnenebilir sakız sıklıkla odaklanma ve konsantrasyonu artırmak için sporcular tarafından kullanılır.)
- My mom wouldn’t let me chew gum until I was old enough to understand the risks of swallowing it. (Annem, onu yutmanın risklerini anlayacak kadar büyüyene kadar çiğnenebilir sakız çiğnememe izin vermezdi.)
- Chewing-gum can help reduce cravings for sugary snacks. (Çiğnenebilir sakız, şekerli atıştırmalıklara karşı isteği azaltmaya yardımcı olabilir.)
- He offered me a piece of his favorite chewing-gum and I couldn’t resist trying it. (En sevdiği çiğnenebilir sakızından bana bir parça teklif etti ve denemekten kendimi alamadım.)
Hemen Yorum Yaz