Bulletin-Board İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bulletin-Board İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bulletin-Board

(Türkçe anlamı: İlan tahtası veya panosu)

Bulletin-board, yani ilan tahtası veya panosu genellikle okullarda, iş yerlerinde ve toplu alanlarda bulunan bir tür duyuru tahtasıdır.

Örnek cümleler:

  1. I need to post an announcement on the bulletin-board in the lobby.

    (Lobiye ilan tahtasına bir duyuru asmam gerekiyor.)

  2. The school’s bulletin-board is always full of upcoming events.

    (Okulun ilan tahtası her zaman yaklaşan etkinliklerle doludur.)

  3. The bulletin-board in the cafeteria has a sign-up sheet for the potluck.

    (Kafeteryadaki ilan tahtasında şölene kayıt yapılacak bir kağıt var.)

  4. I saw a job opening on the bulletin-board at the community center.

    (Toplum merkezindeki ilan tahtasında bir iş açığı gördüm.)

  5. The bulletin-board outside the gym has information about fitness classes.

    (Spor salonunun dışındaki ilan tahtasında fitness dersleri hakkında bilgi var.)

  6. The bulletin-board in the hallway is for lost and found items.

    (Koridordaki ilan tahtası kayıp ve bulunan eşyalar için.)

  7. The bulletin-board in the office has a list of important phone numbers.

    (Ofisteki ilan tahtasında önemli telefon numaralarının listesi var.)

  8. I saw a flyer for a garage sale on the bulletin-board at the grocery store.

    (Marketin ilan tahtasında garaj satışı için bir el ilanı gördüm.)

  9. The bulletin-board at the library has information about upcoming book clubs.

    (Kütüphanenin ilan tahtasında yaklaşan kitap kulüpleri hakkında bilgi var.)

  10. I found a lost cat through the bulletin-board at the park.

    (Parktaki ilan tahtası sayesinde kaybolan bir kedi buldum.)

  11. The bulletin-board in the classroom has the syllabus and homework assignments.

    (Sınıftaki ilan tahtasında müfredat ve ödev atamaları var.)

  12. The bulletin-board at the community center has information about volunteer opportunities.

    (Toplum merkezindeki ilan tahtasında gönüllü fırsatları hakkında bilgi var.)

  13. I saw a flyer for a music festival on the bulletin-board at the coffee shop.

    (Kahve dükkanındaki ilan tahtasında bir müzik festivali için el ilanı

  1. The bulletin-board in the apartment building has a notice about maintenance work.

    (Apartmanın ilan tahtasında bakım çalışması hakkında bir bildiri var.)

  2. I found a new roommate through the bulletin-board at the university.

    (Üniversitenin ilan tahtası sayesinde yeni bir ev arkadaşı buldum.)

  3. The bulletin-board at the animal shelter has information about pet adoption.

    (Hayvan barınağındaki ilan tahtasında evlat edinme ile ilgili bilgiler var.)

  4. I saw a poster for a movie screening on the bulletin-board at the community center.

    (Toplum merkezindeki ilan tahtasında bir film gösterimi için bir poster gördüm.)

  5. The bulletin-board in the church has a schedule of services and events.

    (Kilisedeki ilan tahtasında hizmet ve etkinliklerin bir programı var.)

  6. I found a lost dog through the bulletin-board at the pet store.

    (Evcil hayvan mağazasındaki ilan tahtası sayesinde kaybolan bir köpek buldum.)

  7. The bulletin-board in the park has a map of the hiking trails.

    (Parktaki ilan tahtasında yürüyüş parkurlarının haritası var.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.