Buck İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Buck İle İlgili Cümleler
Anlam: Buck, özellikle geyik, kurt, tavşan ve tavşangiller gibi bazı hayvanların erkeklerine verilen isimdir.
Örnek Cümleler:
- Buck is a magnificent deer with large antlers. (Buck, büyük boynuzları olan muhteşem bir geyiktir.)
- The hunter was tracking a huge buck through the forest. (Avcı, ormanın içinde devasa bir geyiği takip ediyordu.)
- We saw a group of bucks grazing in the meadow. (Çayırda otlarını yiyen bir grup geyik gördük.)
- My uncle hunts for bucks every year during hunting season. (Amcam, av mevsimi boyunca her yıl geyik avlar.)
- The buck stood majestically on top of the hill. (Geyik, tepe üstünde muhteşem bir şekilde durdu.)
- The bucks were attracted to the salt lick in the clearing. (Geyikler, açıklıktaki tuz yalamaya çekildiler.)
- A buck darted out in front of the car, causing the driver to swerve. (Bir geyik, arabalarının önünde fırlayarak, sürücünün şerit değiştirmesine neden oldu.)
- The bucks were hidden in the dense forest. (Geyikler, yoğun ormanda gizlenmişti.)
- The buck was startled by a loud noise and ran away. (Gürültüden rahatsız olan geyik kaçtı.)
- We found fresh buck tracks near the river. (Nehir yakınında taze geyik izleri bulduk.)
- The buck was skittish and kept running away. (Geyik, ürkek ve sürekli kaçıyordu.)
- The bucks were in rutting season and fighting over females. (Geyikler, çiftleşme mevsimindeydi ve dişiler için kavga ediyorlardı.)
- The buck was shot by a hunter and died instantly. (Bir avcı tarafından vurulan geyik anında öldü.)
- The bucks were crossing the river to
get to the other side. (Geyikler, diğer tarafa geçmek için nehri geçiyorlardı.)
15. The buck had a magnificent set of antlers that were highly prized by hunters. (Geyiğin muhteşem bir boynuzu vardı ve avcılar tarafından çok değerli görülüyordu.)
- We spotted a buck and a doe in the woods. (Biz ormanda bir geyik ve bir dişi geyik gözlemledik.)
- The bucks were very skittish and difficult to approach. (Geyikler çok ürkekti ve yaklaşmak zordu.)
- The buck ran through the fields, kicking up dust behind him. (Geyik tarlaların arasından koşarak, arkasında toz bulutları bıraktı.)
- The bucks were grazing peacefully in the meadow. (Geyikler, çayırda huzurlu bir şekilde otluyorlardı.)
- A buck suddenly appeared in front of us, causing us to stop and watch in awe. (Bir geyik aniden önümüze çıktı ve hayranlıkla durup izlememize neden oldu.)
Türkçe Karşılıklar:
- Buck: Geyik
- Deer: Geyik
- Hunter: Avcı
- Grazing: Otlama
- Doe: Dişi geyik
- Antlers: Boynuzlar
- Rutting season: Çiftleşme mevsimi
- Skittish: Ürkek
- Dust: Toz
- Tracks: İzler
- Forest: Orman
- Meadow: Çayır
- River: Nehir
- Clearing: Açıklık
- Swerve: Şerit değiştirme
- Majestically: Muhteşem bir şekilde
- Darted out: Fırlamak
- Hidden: Gizlenmek
- Peacefully: Huzurlu bir şekilde
- Attracted to: Çekilmek
Hemen Yorum Yaz