Broad-Brimmed İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Broad-Brimmed Nedir?
Broad-brimmed, geniş kenarlı anlamına gelir. Genellikle şapka veya şapka benzeri giyim eşyaları için kullanılır.
Örnek Cümleler:
- She wore a broad-brimmed hat to protect her face from the sun. (Yüzünü güneşten korumak için geniş kenarlı bir şapka taktı.)
- The old man wore a broad-brimmed hat and carried a cane. (Yaşlı adam geniş kenarlı bir şapka takıyordu ve baston taşıyordu.)
- The cowboy wore a broad-brimmed hat and boots. (Kovboy geniş kenarlı bir şapka ve çizme giyiyordu.)
- The women at the Kentucky Derby wear broad-brimmed hats. (Kentucky Derby’deki kadınlar geniş kenarlı şapkalar takarlar.)
- The sun was blazing down on us, so I put on my broad-brimmed hat. (Güneş bizi yakıyordu, bu yüzden geniş kenarlı şapka taktım.)
- The pirate captain wore a broad-brimmed hat and an eye patch. (Korsan kaptan geniş kenarlı bir şapka ve bir göz bandı takıyordu.)
- She looked elegant in her broad-brimmed hat and long dress. (Uzun elbisesi ve geniş kenarlı şapkasıyla zarif görünüyordu.)
- The detective wore a broad-brimmed hat and a trench coat. ( Dedektif geniş kenarlı bir şapka ve bir trençkot giyiyordu.)
- The witch wore a broad-brimmed hat and carried a broomstick. (Cadı geniş kenarlı bir şapka takıyordu ve bir süpürge taşıyordu.)
- The scarecrow wore a broad-brimmed hat and overalls. (Bakakoru geniş kenarlı bir şapka ve tulum giyiyordu.)
- The woman wore a broad-brimmed hat and sunglasses. (Kadın geniş kenarlı bir şapka ve güneş gözlüğü takıyordu.)
- The gardener wore a broad-brimmed hat and gloves. (Bahçıvan geniş kenarlı bir şapka ve eldiven takıyord
- The farmer wore a broad-brimmed hat and a plaid shirt. (Çiftçi geniş kenarlı bir şapka ve kareli bir gömlek giyiyordu.)
- The hiker wore a broad-brimmed hat and hiking boots. (Yürüyüşçü geniş kenarlı bir şapka ve yürüyüş botu giyiyordu.)
- The singer wore a broad-brimmed hat and a leather jacket. (Şarkıcı geniş kenarlı bir şapka ve deri ceket giyiyordu.)
- The chef wore a broad-brimmed hat and an apron. (Şef geniş kenarlı bir şapka ve önlük giyiyordu.)
- The park ranger wore a broad-brimmed hat and a badge. (Park bekçisi geniş kenarlı bir şapka ve bir rozet takıyordu.)
- The explorer wore a broad-brimmed hat and a backpack. (Kaşif geniş kenarlı bir şapka ve bir sırt çantası taşıyordu.)
- The golfer wore a broad-brimmed hat and khaki shorts. (Golfçü geniş kenarlı bir şapka ve kahverengi şort giyiyordu.)
- The construction worker wore a broad-brimmed hat and a reflective vest. (İnşaat işçisi geniş kenarlı bir şapka ve yansıtıcı yelek giyiyordu.)
Türkçe Çeviriler:
- Yüzünü güneşten korumak için geniş kenarlı bir şapka taktı.
- Yaşlı adam geniş kenarlı bir şapka takıyordu ve baston taşıyordu.
- Kovboy geniş kenarlı bir şapka ve çizme giyiyordu.
- Kentucky Derby’deki kadınlar geniş kenarlı şapkalar takarlar.
- Güneş bizi yakıyordu, bu yüzden geniş kenarlı şapka taktım.
- Korsan kaptan geniş kenarlı bir şapka ve bir göz bandı takıyordu.
- Uzun elbisesi ve geniş kenarlı şapkasıyla zarif görünüyordu.
- Dedektif geniş kenarlı bir şapka ve bir trençkot giyiyordu.
- Cadı geniş kenarlı bir şapka takıyordu ve bir süpürge taşıyordu.
- Bakakoru geniş kenarlı bir şapka ve tulum giyiyordu.
- Kadın geniş kenarlı bir şap
Hemen Yorum Yaz