Bridegroom İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bridegroom İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Bridegroom İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Anlam: Bridegroom, evlenen erkeğe verilen isimdir.

Örnek Cümleler:

1. The bridegroom looked handsome in his suit. (Bridegroom, takım elbisesiyle yakışıklı görünüyordu.)
2. The bridegroom arrived at the wedding venue in a fancy car. (Bridegroom, şık bir arabayla düğün mekanına geldi.)
3. The bridegroom’s family came from out of town for the wedding. (Bridegroom’un ailesi düğün için şehir dışından geldi.)
4. The bridegroom and his groomsmen wore matching ties. (Bridegroom ve damatlıkları uyumlu kravatlar taktılar.)
5. The bridegroom’s best man gave a touching speech at the wedding reception. (Bridegroom’un en yakın arkadaşı düğün resepsiyonunda dokunaklı bir konuşma yaptı.)
6. The bridegroom’s parents were proud of their son on his wedding day. (Bridegroom’un ebeveynleri, oğullarıyla evlilik gününde gurur duyuyorlardı.)
7. The bridegroom and his bride went on a honeymoon to a tropical island. (Bridegroom ve gelini, tropikal bir adada balayına gittiler.)
8. The bridegroom’s suit was tailored to fit him perfectly. (Bridegroom’un takım elbisesi ona mükemmel uyacak şekilde özel olarak yapılmıştı.)
9. The bridegroom and his bride exchanged vows in front of their family and friends. (Bridegroom ve gelini, aileleri ve arkadaşları önünde sözlerini değiştirdiler.)
10. The bridegroom’s wedding ring was made of gold. (Bridegroom’un düğün yüzüğü altından yapılmıştı.)
11. The bridegroom’s parents hosted a rehearsal dinner the night before the wedding. (Bridegroom’un ebeveynleri, düğünden bir gece önce prova yemeği verdi.)
12. The bridegroom’s sister was the maid of honor at the wedding. (Bridegroom’un kız kardeşi düğünde gelinin şahidiydi.)
13. The bridegroom and his bride danced to their favorite song at the wedding reception. (Bridegroom ve gelini düğün resepsiyonunda en sevdikleri şarkıya dans ettiler.)
14. The bridegroom’s bachelor party was a night to remember. (Bridegroom’un bekarlığa veda partisi unutulmaz bir geceydi.)
15. The bridegroom’s mother helped him put on his tie before the wedding ceremony. (Bridegroom’un annesi, düğün töreninden önce ona kravatını takmasında yardımcı oldu.)
16. The bridegroom’s brother was the best man at the wedding. (Bridegroom’un erkek kardeşi düğünde en yakın arkadaşıydı.)
17. The bridegroom and his bride

17. The bridegroom and his bride had a traditional wedding ceremony. (Bridegroom ve gelini geleneksel bir düğün töreni yaptılar.)
18. The bridegroom’s father walked him down the aisle to give him away to the bride. (Bridegroom’un babası onu yürüyerek gelinine vermek için koridorda eşlik etti.)
19. The bridegroom’s friends threw him a surprise bachelor party. (Bridegroom’un arkadaşları ona sürpriz bir bekarlığa veda partisi düzenledi.)
20. The bridegroom’s wedding suit had a special embroidery of his and his bride’s initials. (Bridegroom’un düğün takım elbisesinde onun ve gelinin baş harflerinin özel bir nakışı vardı.)

Türkçe Karşılıklar:

1. Yakışıklı görünüyordu.
2. Şık bir arabayla düğün mekanına geldi.
3. Şehir dışından düğün için geldiler.
4. Uyumlu kravatlar taktılar.
5. Düğün resepsiyonunda dokunaklı bir konuşma yaptı.
6. Evlilik gününde oğullarıyla gurur duyuyorlardı.
7. Tropikal bir adada balayına gittiler.
8. Özel olarak yapılmıştı.
9. Aileleri ve arkadaşları önünde sözlerini değiştirdiler.
10. Altından yapılmıştı.
11. Düğünden bir gece önce prova yemeği verdi.
12. Gelinin şahidiydi.
13. En sevdikleri şarkıya dans ettiler.
14. Unutulmaz bir geceydi.
15. Kravatını takmasında yardımcı oldu.
16. En yakın arkadaşıydı.
17. Geleneksel bir düğün töreni yaptılar.
18. Gelinine vermek için onu koridorda yürüyerek eşlik etti.
19. Sürpriz bir bekarlığa veda partisi düzenlediler.
20. Özel bir nakışı vardı.