Bathrobe İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Bathrobe
Bathrobe, genellikle banyodan sonra üzerinize giyerek vücudunuzu kurutmak için kullanılan yumuşak, rahat bir giysidir.
- I love to wear my soft bathrobe after a relaxing bath. (Benim rahat bir banyodan sonra yumuşak bir bornoz giymekten hoşlanırım.)
- She wrapped her bathrobe around her, feeling cozy and warm. (O, kendini sıcak ve rahat hissetmek için bornozunu etrafına sardı.)
- He walked around the house in his bathrobe, looking for his slippers. (Terliklerini arayan o, evin içinde bornozuyla dolaştı.)
- The hotel provided complimentary bathrobes for its guests. (Otel, misafirleri için ücretsiz bornoz sağladı.)
- She threw on her bathrobe and rushed to answer the door. (O, bornozunu atarak kapıyı cevaplamak için koştu.)
- He wrapped his bathrobe tighter around himself to ward off the chilly air. (Soğuk havayı savuşturmak için bornozunu daha sıkı sardı.)
- She hung her bathrobe on a hook behind the door. (O, bornozunu kapının arkasındaki bir kanca üzerine astı.)
- The spa provided luxurious bathrobes for its clients to wear during their treatments. (Spa, müşterileri için lüks bornozlar sağladı.)
- She felt pampered as she lounged in her bathrobe, sipping on a cup of hot tea. (Sıcak çay yudumlarken, bornozunda rahatça uzanırken şımartılmış hissetti.)
- He forgot to bring his bathrobe on the camping trip and had to dry off with a towel. (Kamp gezisinde bornozunu getirmeyi unuttu ve havlu ile kurulandı.)
- She hurriedly donned her bathrobe and ran out to see what the commotion was about. (Acelesi vardı, hızla bornozunu giydi ve gürültünün ne olduğunu görmek için dışarı çıktı.)
- The bathrobe was made of soft cotton and had a hood to keep your head warm. (Bornoz, yumuşak pamuktan yapılmıştı ve başınızı sıcak tutmak için bir kapüşonu vardı.)
- He snuggled up in his bathrobe and watched TV on the couch. (Bornozuna sarılarak kanepede TV izledi.)
- She accidentally spilled coffee on her bathrobe and had to wash it in the machine. (Kahve yanlışlıkla bornozuna döküldü ve onu makinede yıkamak zorunda kaldı.)
- The hotel room came equipped with a cozy bathrobe and slippers for the guests to use. (Otel odası, konukların kullanması için rahat bir bornoz ve terliklerle donatılmıştı.)
- She draped her damp bathrobe over a chair to dry. (Islak bornozunu kuruması için bir sandalyenin üzerine serdi.)
- He felt a sense of relaxation as he slipped into his warm bathrobe
- She felt embarrassed when her bathrobe accidentally slipped open in front of her guests. (Konukları önünde bornozu yanlışlıkla açılınca utanç duydu.)
- He bought a luxurious silk bathrobe to wear on special occasions. (Özel günlerde giymek için lüks ipek bir bornoz satın aldı.)
- She couldn’t decide which color bathrobe to buy, so she bought one in every color. (Hangi renk bornoz alacağına karar veremedi, o yüzden her renkten bir tane aldı.)
Türkçe karşılıklar:
- Benim rahat bir banyodan sonra yumuşak bir bornoz giymekten hoşlanırım.
- O, kendini sıcak ve rahat hissetmek için bornozunu etrafına sardı.
- Terliklerini arayan o, evin içinde bornozuyla dolaştı.
- Otel, misafirleri için ücretsiz bornoz sağladı.
- O, bornozunu atarak kapıyı cevaplamak için koştu.
- Soğuk havayı savuşturmak için bornozunu daha sıkı sardı.
- O, bornozunu kapının arkasındaki bir kanca üzerine astı.
- Spa, müşterileri için lüks bornozlar sağladı.
- Sıcak çay yudumlarken, bornozunda rahatça uzanırken şımartılmış hissetti.
- Kamp gezisinde bornozunu getirmeyi unuttu ve havlu ile kurulandı.
- Acelesi vardı, hızla bornozunu giydi ve gürültünün ne olduğunu görmek için dışarı çıktı.
- Bornoz, yumuşak pamuktan yapılmıştı ve başınızı sıcak tutmak için bir kapüşonu vardı.
- Bornozuna sarılarak kanepede TV izledi.
- Kahve yanlışlıkla bornozuna döküldü ve onu makinede yıkamak zorunda kaldı.
- Otel odası, konukların kullanması için rahat bir bornoz ve terliklerle donatılmıştı.
- Islak bornozunu kuruması için bir sandalyenin üzerine serdi.
- Sıcak bornozuna girerken bir rahatlama hissetti.
- Konukları önünde bornozu yanlışlıkla açılınca utanç duydu.
- Özel günlerde giymek için lüks ipek bir bornoz satın aldı.
- Hangi renk bornoz alacağına karar veremedi, o yüzden her renkten bir tane aldı.
Hemen Yorum Yaz