Barbaric İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Barbaric İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Barbaric İle İlgili Cümleler

Barbaric, Türkçe anlamı olarak vahşi, ilkel, medeniyetten yoksun gibi anlamlara gelmektedir. Aşağıda barbaric kelimesinin İngilizce cümlelerde kullanımına örnekler verilmiştir.

  1. The barbaric tribe attacked the peaceful village. (Vahşi kabile, huzurlu köye saldırdı.)
  2. The way they treat animals in that slaughterhouse is barbaric. (O mezbahada hayvanlara davranış şekilleri barbarca.)
  3. The barbaric ruler imposed cruel punishments on his people. (Vahşi hükümdar, insanlarına zalim cezalar uyguladı.)
  4. The barbaric custom of human sacrifice is still practiced in some parts of the world. (İnsan kurban etme barbarca bir gelenek hala dünyanın bazı bölgelerinde uygulanmaktadır.)
  5. The team suffered a barbaric defeat in the final match. (Takım final maçında vahşi bir yenilgi yaşadı.)
  6. The barbaric act of terrorism left the city in chaos. (Terörün vahşi eylemi, şehri kaos haline soktu.)
  7. The barbaric invasion resulted in the destruction of many historical monuments. (Vahşi istila birçok tarihi anıtın yok olmasına neden oldu.)
  8. The barbaric practice of female genital mutilation is illegal in many countries. (Kadın sünneti barbarca bir uygulama olarak birçok ülkede yasaktır.)
  9. The barbaric treatment of prisoners of war violates international law. (Savaş esirlerine barbarca davranışlar, uluslararası hukuka aykırıdır.)
  10. The barbaric conditions in the prison led to a riot. (Hapishanedeki vahşi koşullar ayaklanmaya yol açtı.)
  11. The barbaric ritual involves the consumption of blood. (Vahşi ritüel kan tüketimini içerir.)
  12. The barbaric conquerors enslaved the local population. (Vahşi fethedenler yerel halkı köleleştirdi.)
  13. The barbaric display of wealth by the elite is a common sight in this city. (Elitlerin barbarca zenginlik gösterisi bu şehirde sıkça görülen bir manzaradır.)
  14. The barbaric sport of bullfighting is still popular in some countries. (Boğa güreşi barbarca bir spor hala bazı ülkelerde popülerdir.)
  15. The barbaric treatment of women is a pervasive problem in many societies. (Kadınların barbarca muamelesi birçok toplumda yaygın bir sorundur.)
  16. The barbaric language used by some politicians is not acceptable. (Bazı siyasetçilerin kullandığı vahşi dil kabul edilemez.)
  17. The barbaric act of burning books is a violation of intellectual freedom. (Kitap yakmanın barbarca bir eylem olduğu, düşünce özgürlüğünün ihlali anlamına gelir.)
  18. The barbaric hazing ritual caused physical and

mental harm to the new members of the fraternity. (Vahşi işkence ritüeli, öğrenci kulübüne yeni katılan üyelere fiziksel ve zihinsel zarar verdi.)
19. The barbaric behavior of the police officers during the protest was caught on camera. (Protesto sırasında polis memurlarının vahşi davranışları kamera tarafından kaydedildi.)

  1. The barbaric act of genocide has left a scar on the history of humanity. (Soykırımın vahşi eylemi insanlık tarihinin üzerinde bir iz bıraktı.)

(Note: Some of the examples given are sensitive in nature. Please use discretion when reading.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.