Austerely İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Austerely İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Austerely Nedir?

Austerely kelimesi, Türkçede “ciddi ve sert bir şekilde” gibi anlamlara gelen bir zarftır.

---

Örnek cümleler:

1. She lived austerely, never indulging in any luxuries. (O sade bir hayat yaşadı, hiçbir lüksün tadını çıkarmadı.)
2. The teacher looked at the students austerely. (Öğretmen öğrencilere sert bir bakış attı.)
3. The office was decorated austerely with only a few pictures on the walls. (Ofis, duvarlarda sadece birkaç resim olacak şekilde sert bir şekilde dekore edilmişti.)
4. The soldiers marched austerely, with stern faces and precise steps. (Askerler, sert yüzlerle ve kesin adımlarla ağır adımlarla yürüdüler.)
5. The judge sentenced the criminal austerely, showing no mercy. (Hakim, hiç acımadan suçluyu sert bir şekilde cezalandırdı.)
6. The monastery was built austerely, with simple stone walls and no unnecessary decorations. (Manastır, basit taş duvarlarla ve gereksiz dekorasyon olmadan sert bir şekilde inşa edildi.)
7. The coach spoke austerely to his players, demanding perfection. (Antrenör oyuncularına sert bir şekilde konuştu ve mükemmelliği talep etti.)
8. The artist painted austerely, using only black and white colors. (Sanatçı sert bir şekilde resim yaptı ve sadece siyah ve beyaz renkleri kullandı.)
9. He spoke austerely to his employees, reminding them of the importance of their work. (Çalışanlarına sert bir şekilde konuştu ve işlerinin önemini hatırlattı.)
10. The castle was furnished austerely, with only the bare necessities. (Kale, sadece temel ihtiyaçlarla donatılmış sert bir şekilde döşenmişti.)
11. The minister addressed the congregation austerely, calling for repentance. (Bakan cemaate sert bir şekilde hitap etti ve tövbe çağrısında bulundu.)
12. The office atmosphere was austerely professional. (Ofis atmosferi sert bir şekilde profesyoneldi.)
13. The professor graded papers austerely, giving no partial credit. (Profesör sınav kağıtlarını sert bir şekilde değerlendirdi ve k

14. The team trained austerely, pushing themselves to their limits. (Ekip sert bir şekilde antrenman yaptı ve kendilerini sınırlarının ötesine zorladılar.)
15. The novel was written austerely, with no unnecessary descriptions or embellishments. (Roman sade bir şekilde yazılmıştı ve gereksiz açıklama veya süslemeler içermiyordu.)
16. The monk lived austerely, dedicating his life to prayer and meditation. (Keşiş sade bir şekilde yaşadı ve hayatını dua ve meditasyona adadı.)
17. The CEO ran the company austerely, cutting unnecessary expenses and focusing on profits. (CEO, gereksiz harcamaları keserek ve kar üzerinde odaklanarak şirketi sert bir şekilde yönetti.)
18. The landscape was austerely beautiful, with its stark mountains and vast deserts. (Manzara sert bir şekilde güzeldi, çıplak dağları ve geniş çölleriyle.)
19. The artist’s studio was furnished austerely, with only a few chairs and tables. (Sanatçının stüdyosu sade bir şekilde döşenmişti ve sadece birkaç sandalye ve masa vardı.)
20. The family lived austerely, saving money for their children’s education. (Aile sade bir şekilde yaşadı ve çocuklarının eğitimi için para biriktirdi.)