Assailable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Assailable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Assailable

Assailable, “saldırıya açık” veya “kolayca saldırıya uğrayabilecek” anlamlarına gelir.

Örnek Cümleler:

  1. The fortress was assailable from the east. (Kale doğudan saldırıya açıktı.)
  2. The website’s security system is assailable. (Web sitesinin güvenlik sistemi kolayca saldırıya uğrayabilir.)
  3. The army knew the enemy’s position was assailable. (Ordu düşmanın pozisyonunun saldırıya açık olduğunu biliyordu.)
  4. The politician’s statement was assailable and full of contradictions. (Politikacının açıklaması eleştirilebilir ve çelişkilerle doluydu.)
  5. The team’s defense was assailable, and they lost the game. (Takımın savunması saldırıya açıktı ve maçı kaybettiler.)
  6. The company’s financial records were assailable, and the hackers accessed them. (Şirketin mali kayıtları saldırıya açıktı ve hackerlar eriştiler.)
  7. The small island was assailable by sea. (Küçük ada deniz yoluyla saldırıya açıktı.)
  8. The new software is assailable to cyber attacks. (Yeni yazılım siber saldırılara karşı hassastır.)
  9. The security guard failed to protect the museum’s assailable artifacts. (Güvenlik görevlisi müzenin saldırıya açık olan eserlerini korumada başarısız oldu.)
  10. The government’s communication channels were assailable by foreign spies. (Hükümetin iletişim kanalları yabancı casuslar tarafından saldırıya açıktı.)
  11. The old castle was assailable, and it needed urgent repairs. (Eski kale saldırıya açıktı ve acil tamirat gerekiyordu.)
  12. The football team’s goalkeeper was assailable and made several mistakes. (Futbol takımının kalecisi savunmasızdı ve birçok hata yaptı.)
  13. The company’s network was assailable, and it experienced a data breach. (Şirketin ağı savunmasızdı ve veri ihlali yaşadı.)
  14. The building’s weak foundation made it assailable to earthquakes. (Bina zayıf temeli nedeniyle depremlere karşı hassastı.)
  15. The team’s strategy was assailable, and their opponents quickly figured it out. (Takımın stratejisi eleştirilebilirdi ve rakipleri hızlıca çözdü.)
  16. The soldier’s armor was assailable, and he suffered severe injuries. (Askerin zırhı saldırıya açıktı ve ciddi yaralanmalar yaşadı.)
  17. The company’s customer data was assailable, and it was leaked to the public. (Şirketin müşteri verileri saldırıya açıktı ve halka sızdırıldı.)
  18. The ship was assailable during the storm and capsized. (Gemi fırtına sırasında sal

dırıya açıktı ve alabora oldu.)
19. The country’s border was assailable, and illegal immigrants entered easily. (Ülkenin sınırı saldırıya açıktı ve yasadışı göçmenler kolayca girdi.)

  1. The company’s financial system was assailable to fraud, and they lost millions of dollars. (Şirketin finansal sistemi dolandırıcılığa karşı savunmasızdı ve milyonlarca dolar kaybettiler.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.