Appreciative İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Appreciative İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Appreciative

Appreciative, bir şeyi takdir eden, minnettar olan, değer veren anlamlarına gelir.

Örnek Cümleler:

1. I am appreciative of all the support you have given me during this difficult time. (Senin bu zor zamanda bana verdiğin tüm desteğe minnettarım.)
2. She was very appreciative of the kind words that were said about her. (Onun hakkında söylenen nazik sözlere çok değer verdi.)
3. We are appreciative of the opportunity to work with such a talented team. (Bu kadar yetenekli bir ekip ile çalışma fırsatına değer veriyoruz.)
4. The community was appreciative of the volunteers who helped with the cleanup effort. (Topluluk, temizlik çalışmalarına yardım eden gönüllülere minnettar kaldı.)
5. He is always appreciative of the effort people put into their work. (İnsanların çalışmalarına verdikleri çabayı her zaman takdir eder.)
6. The company was appreciative of the hard work that their employees put in. (Şirket, çalışanlarının gösterdiği sıkı çalışmaya değer verdi.)
7. I am very appreciative of your time and attention to this matter. (Bu konuya verdiğin zaman ve dikkat için çok minnettarım.)
8. The audience was appreciative of the performer’s talent and hard work. (İzleyiciler, sanatçının yeteneği ve sıkı çalışmasına değer verdi.)
9. The students were appreciative of the teacher’s efforts to make the lesson engaging. (Öğrenciler, dersi ilginç hale getirmek için öğretmenin gösterdiği çabaya değer verdi.)
10. She was appreciative of the opportunity to meet with such a distinguished group of people. (Böylesine saygın bir insan grubuyla tanışma fırsatına değer verdi.)
11. The team was appreciative of the coach’s leadership and guidance. (Takım, antrenörün liderliğine ve rehberliğine değer verdi.)
12. The company was appreciative of the positive feedback from their customers. (Şirket, müşterilerinden gelen olumlu geri bildirimlere değer verdi.)
13. He was appreciative of the opportunity to learn from such a knowledgeable mentor. (Böylesine bilgili bir mentordan öğrenme fırsatına değer verdi.)
14. The community was appreciative of the local business owners who supported their events. (Topluluk, etkinliklerine destek olan yerel işletme sahiplerine minnettar kaldı.)
15. She was appreciative of the kind gesture from her friend. (Arkadaşının nazik davranışına değer verdi.)
16. The company was appreciative of the teamwork that went into the project’s success. (Projenin başarısı için yapılan işbirliğine değer veren şirket.)
17. The audience was appreciative of the speaker’s insight and expertise. (Dinleyiciler, konuşmacının bilgeliği ve uzmanlığına değer verdi.)
18. He was appreciative of the opportunity to travel

and experience different cultures. (Farklı kültürleri deneyimleme fırsatına değer verdi.)
19. The team was appreciative of the sponsor’s generosity in supporting their cause. (Takım, amaçlarına destek olan sponsorun cömertliğine değer verdi.)

20. She was appreciative of the beautiful scenery on her hike. (Yürüyüşünde gördüğü güzel manzaraya değer verdi.)