Amusing İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Amusing İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Amusing Nedir?

Amusing, eğlenceli veya neşeli bir şekilde ilginç veya keyifli olan bir şey veya birini tanımlamak için kullanılan bir sıfattır.

Örnek cümleler:

  1. The clown’s amusing antics made everyone laugh. (Palyaçonun eğlendirici numaraları herkesi güldürdü.)
  2. We watched an amusing movie last night. (Dün gece eğlenceli bir film izledik.)
  3. The comedian’s amusing jokes had the audience in stitches. (Komedyenin eğlenceli şakaları seyirciyi kahkahalara boğdu.)
  4. I find it amusing when my cat chases its own tail. (Kedimin kuyruğunu kovalarken çok eğlendiğini düşünüyorum.)
  5. The book was amusing from start to finish. (Kitap başından sonuna kadar eğlenceliydi.)
  6. The children’s amusing banter filled the playground with laughter. (Çocukların eğlenceli sohbetleri oyun alanını kahkahalarla doldurdu.)
  7. His amusing story about his trip to Europe had us all entertained. (Avrupa seyahati hakkındaki eğlenceli hikayesi hepimizi eğlendirdi.)
  8. The comedian’s amusing impersonation of the president had everyone in stitches. (Komedyenin başkanı taklit etmesi herkesi kahkahalara boğdu.)
  9. It was amusing to see the puppy trying to catch its own tail. (Yavru köpeğin kendi kuyruğunu yakalamaya çalışmasını izlemek eğlenceliydi.)
  10. The party was full of amusing games and activities. (Parti eğlenceli oyunlar ve etkinliklerle doluydu.)
  11. I find it amusing when my baby niece makes funny faces. (Bebek yeğenimin komik suratlar yapmasını eğlenceli buluyorum.)
  12. The amusing YouTube video had me laughing out loud. (Eğlenceli YouTube videosu beni kahkahalara boğdu.)
  13. His amusing anecdotes about his travels kept us entertained all night. (Seyahatleri hakkındaki eğlenceli anekdotları bizi tüm gece eğlendirdi.)
  14. The comedian’s amusing commentary on current events had the audience in stitches. (Komedyenin güncel olaylar hakkındaki eğlenceli yorumları seyirciyi kahkahalara boğdu.)
  15. I find it amusing when my dog chases its own tail. (Köpeğimin kendi kuyruğunu kovalamasını eğlenceli buluyorum.)
  16. The amusing prank video went viral on social media. (Eğlenceli şaka videosu sosyal medyada viral oldu.)
  17. The children’s amusing antics kept their parents entertained for hours. (Çocukların eğlendirici numaraları, ebeveynlerini saatlerce eğlendirdi.)
  18. I couldn’t help but find the situation amusing, despite its seriousness. (Ciddiyetine rağmen durumu eğlenceli bulmamak için kendimi

çok zorladım.)
19. The comedian’s amusing impressions of famous actors had the audience in stitches. (Komedyenin ünlü aktörleri taklit etmesi seyirciyi kahkahalara boğdu.)

  1. It was amusing to watch the squirrel trying to steal the birdseed from the feeder. (Kuş yemi besleyiciden fındık çalmaya çalışan sincabı izlemek eğlenceliydi.)

(Türkçe anlamlar için koyu yazı kullanıldı)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.