Put Up A Fight İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Put Up A Fight İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Put Up A Fight

Put Up A Fight kelimesinin Türkçe anlamı “mücadele etmek, direnmek” olarak çevrilebilir. Aşağıda, İngilizce cümlelerde “Put Up A Fight” ifadesinin kullanımına örnekler verilmiştir.

1. Despite being outnumbered, the soldiers put up a fight until the reinforcements arrived. (Askerler, takviye gelene kadar sayıca az olsalar da mücadele ettiler.)
2. She was determined to put up a fight against the injustice. (Haksızlığa karşı mücadele etmek için kararlıydı.)
3. The athlete put up a good fight but ultimately lost the match. (Sporcu iyi bir mücadele ortaya koydu, ancak sonunda maçı kaybetti.)
4. The workers put up a fight to protect their rights. (İşçiler, haklarını korumak için mücadele ettiler.)
5. The small town put up a fight against the construction of a new highway. (Küçük kasaba, yeni bir otoyol inşaatına karşı mücadele etti.)
6. He knew he couldn’t win, but he still put up a fight. (Kazanamayacağını biliyordu, ancak yine de mücadele etti.)
7. The team put up a strong fight in the championship game. (Takım, şampiyona maçında güçlü bir mücadele ortaya koydu.)
8. She put up a good fight against cancer, but unfortunately lost her battle. (Kansere karşı iyi bir mücadele verdi, ancak maalesef savaşı kaybetti.)
9. The boxer put up a valiant fight but was knocked out in the 12th round. (Boksör kahramanca bir mücadele ortaya koydu ancak 12. rauntta nakavt oldu.)
10. The activists put up a peaceful fight for human rights. (Aktivistler, insan hakları için barışçıl bir mücadele verdiler.)
11. She put up a good fight to keep her business afloat during the pandemic. (Pandemi sırasında işini ayakta tutmak için iyi bir mücadele verdi.)
12. The political opposition put up a fight against the new law. (Siyasi muhalefet, yeni yasaya karşı mücadele etti.)
13. The students put up a fight to save the school’s art program. (Öğrenciler, okulun sanat programını kurtarmak için mücadele ettiler.)
14. The small business owner put up a fight against the big corporations. (Küçük işletme sahibi büyük şirketlere karşı mücadele etti.)
15. She put up a good fight in the debate, but ultimately lost the election. (Tartışmada iyi bir mücadele verdi, ancak sonunda seçimi kaybetti.)
16. The firefighters put up a brave fight to save the building from the fire. (İtfaiyeciler, binayı yangından kurtarmak için cesurca mücadele ettiler.)
17. The boxer put up a tough fight and earned the respect of his opponent. (Boksör zorlu bir mücade

le ortaya koydu ve rakibinin saygısını kazandı.)
18. The community put up a united fight against the proposed landfill site. (Topluluk, önerilen çöplük alanına karşı birleşik bir mücadele verdi.)

19. The parents put up a fight to get their child into the school of their choice. (Ebeveynler, çocuklarını seçtikleri okula sokmak için mücadele ettiler.)
20. The athlete put up a fierce fight and won the gold medal. (Sporcu şiddetli bir mücadele ortaya koydu ve altın madalya kazandı.)

(Türkçe karşılıklar kalın ve siyah yazılmıştır.)