Aggravatingly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Aggravatingly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Aggravatingly Kelimesinin Anlamı:

Aggravatingly kelimesi, bir durumun daha da kötüleştirilmesi veya rahatsız edici bir şekilde zorlaştırılması anlamına gelir.

Örnek Cümleler:

  1. John was aggravatingly slow at completing the task.
    (John, işi tamamlamakta rahatsız edici bir şekilde yavaştı.)

  2. The music was aggravatingly loud.
    (Müzik, rahatsız edici bir şekilde yüksek sesle çalıyordu.)

  3. The customer service was aggravatingly unhelpful.
    (Müşteri hizmetleri, rahatsız edici bir şekilde yardımcı olmadı.)

  4. She spoke aggravatingly slowly.
    (O, rahatsız edici bir şekilde yavaş konuştu.)

  5. The traffic was aggravatingly heavy.
    (Trafik, rahatsız edici bir şekilde yoğundu.)

  6. He was aggravatingly arrogant.
    (O, rahatsız edici bir şekilde kibirliydi.)

  7. The instructions were aggravatingly confusing.
    (Talimatlar, rahatsız edici bir şekilde karışıktı.)

  8. The child was aggravatingly disobedient.
    (Çocuk, rahatsız edici bir şekilde itaatsizdi.)

  9. The weather was aggravatingly humid.
    (Hava, rahatsız edici bir şekilde nemliydi.)

  10. The noise was aggravatingly persistent.
    (Gürültü, rahatsız edici bir şekilde sürekliydi.)

  11. The computer was aggravatingly slow.
    (Bilgisayar, rahatsız edici bir şekilde yavaştı.)

  12. The smell was aggravatingly strong.
    (Koku, rahatsız edici bir şekilde güçlüydü.)

  13. The situation was aggravatingly complicated.
    (Durum, rahatsız edici bir şekilde karmaşıktı.)

  14. The delay was aggravatingly long.
    (Gecikme, rahatsız edici bir şekilde uzundu.)

  15. The prices were aggravatingly high.
    (Fiyatlar, rahatsız edici bir şekilde yüksekti.)

  16. The software was aggravatingly buggy.
    (Yazılım, rahatsız edici bir şekilde hatalıydı.)

  17. The wait was aggravatingly boring.
    (Bekleme, rahatsız edici bir şekilde sıkıcıydı.)

  18. The pain was aggravatingly intense.
    (Ağrı, rahatsız edici bir şekilde şiddetliydi.)

  19. The conversation was aggravatingly pointless.
    (Konuşma, rahatsız edici bir şekilde amaçsızdı.)

  20. The task was aggravatingly tedious.
    (Görev, rahatsız edici bir şekilde sıkıcıydı.)

Özetle:

Aggravatingly kelimesi, bir durumun daha da kötüleştirilmesi veya rahatsız edici bir şekilde zorlaştırılması anlamına gelir. Örnek cümlelerde bu kelimeyi kullanarak birçok farklı durumu ifade edebilirsiniz.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.