Achievable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Achievable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Achievable (Ulaşılabilir)

Achievable kelimesi, bir hedefin veya amaçlamanın gerçekleştirilebilir olduğu anlamına gelir. Bu kelime sıklıkla iş, eğitim, spor ve kişisel gelişim gibi alanlarda kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. It’s important to set achievable goals for yourself. (Kendinize ulaşılabilir hedefler koymak önemlidir.)
  2. With hard work and dedication, anything is achievable. (Sıkı çalışma ve özveriyle her şey ulaşılabilir hale gelir.)
  3. The team has a plan for achieving their goals that is both challenging and achievable. (Takımın, zorlayıcı ve ulaşılabilir hedefler belirledikleri bir planı var.)
  4. She knew that getting into that university was achievable with the right grades and extracurricular activities. (Doğru notlar ve dış okul etkinlikleriyle, o üniversiteye girmenin ulaşılabilir olduğunu biliyordu.)
  5. The company’s targets for the year are ambitious yet achievable. (Şirketin yıl için belirlediği hedefler, ambitsiyonlu ama ulaşılabilir.)
  6. By breaking down a big goal into smaller ones, it becomes more achievable. (Büyük bir hedefi küçük parçalara ayırarak, daha ulaşılabilir hale getirilir.)
  7. To make progress, it’s important to set achievable milestones along the way. (İlerleme kaydetmek için, yolda ulaşılabilir kilometre taşları belirlemek önemlidir.)
  8. With the right resources and support, even the most challenging projects can be achievable. (Doğru kaynaklar ve destek ile, en zor projeler bile ulaşılabilir hale gelebilir.)
  9. He believed that with enough effort and persistence, his dream of becoming a successful author was achievable. (Yeterli çaba ve kararlılıkla, başarılı bir yazar olma hayalinin ulaşılabilir olduğuna inanıyordu.)
  10. A realistic and achievable budget is essential for any successful project. (Başarılı her projede gerçekçi ve ulaşılabilir bir bütçe önemlidir.)
  11. With the right mindset and motivation, weight loss is achievable. (Doğru zihniyet ve motivasyonla, kilo kaybı ulaşılabilir.)
  12. The coach helped the team set achievable targets for the season. (Antrenör, takımın sezon için ulaşılabilir hedefler belirlemelerine yardımcı oldu.)
  13. The company’s success was due in part to its focus on setting achievable objectives. (Şirketin başarısı, ulaşılabilir hedefleri belirlemeye odaklanmalarının bir parçasıydı.)
  14. To achieve a goal, it’s important to have a clear and achievable plan. (Bir hedefe ulaşmak için, net ve ulaşılabilir bir plana sahip olmak önemlidir.)
  15. With dedication and perseverance, anything is achievable. (Özveri ve azimle her şey ulaş
  1. The teacher helped her students set achievable goals for their academic performance. (Öğretmen, öğrencilerinin akademik performansları için ulaşılabilir hedefler belirlemelerine yardımcı oldu.)
  2. The key to success is setting achievable goals and taking consistent action towards them. (Başarının anahtarı, ulaşılabilir hedefler belirlemek ve onlara tutarlı bir şekilde hareket etmektir.)
  3. By focusing on small, achievable steps, she was able to overcome her anxiety and accomplish her goals. (Küçük, ulaşılabilir adımlara odaklanarak, kaygısını yenip hedeflerini başarmayı başardı.)
  4. The company’s achievable targets helped motivate employees and boost productivity. (Şirketin ulaşılabilir hedefleri, çalışanları motive etmeye ve verimliliği artırmaya yardımcı oldu.)
  5. Achievable goals give us a sense of purpose and help us stay motivated. (Ulaşılabilir hedefler bize amaç duygusu verir ve motivasyonumuzu artırır.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.