Abortively İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Abortively İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Abortively:

Meaning:

Not completed successfully; ending prematurely or abruptly.

Examples:

  1. The project was aborted abortively due to lack of funds.

    (Proje, fon eksikliği nedeniyle başarısız bir şekilde iptal edildi.)

  2. The concert ended abortively when the singer lost his voice.

    (Şarkıcı sesini kaybettiğinde konser başarısız bir şekilde sona erdi.)

  3. The negotiations between the two countries ended abortively after just one meeting.

    (İki ülke arasındaki görüşmeler sadece bir toplantıdan sonra başarısız bir şekilde sona erdi.)

  4. The experiment was conducted abortively due to technical difficulties.

    (Deney teknik zorluklar nedeniyle başarısız bir şekilde yapıldı.)

  5. The rescue mission was aborted abortively due to bad weather.

    (Kötü hava koşulları nedeniyle kurtarma görevi başarısız bir şekilde iptal edildi.)

  6. The movie was abandoned abortively halfway through filming.

    (Filmin çekimlerinin yarısında başarısız bir şekilde terk edildi.)

  7. The athlete’s career ended abortively when he suffered a serious injury.

    (Sporcu ciddi bir sakatlık geçirdiğinde kariyeri başarısız bir şekilde sona erdi.)

  8. The restaurant closed abortively after just a few months in business.

    (Restoran işletmede sadece birkaç ay sonra başarısız bir şekilde kapandı.)

  9. The play was abandoned abortively after the lead actor quit.

    (Başrol oyuncusu bıraktığında oyun başarısız bir şekilde terk edildi.)

  10. The peace talks were aborted abortively after a series of disagreements.

    (Anlaşmazlıkların ardından barış görüşmeleri başarısız bir şekilde

    iptal edildi.)

  11. The mission to Mars was aborted abortively due to technical problems.

    (Mars görevi teknik sorunlar nedeniyle başarısız bir şekilde iptal edildi.)

  12. The experiment was stopped abortively when the lab caught fire.

    (Laboratuvar yangınında deney başarısız bir şekilde durduruldu.)

  13. The company’s plans for expansion were abandoned abortively due to economic downturns.

    (Ekonomik durgunluklar nedeniyle şirketin genişleme planları başarısız bir şekilde terk edildi.)

  14. The attempt to climb Mount Everest was aborted abortively due to severe weather conditions.

    (Aşırı hava koşulları nedeniyle Everest’e tırmanma girişimi başarısız bir şekilde iptal edildi.)

  15. The concert was cancelled abortively after the lead singer fell ill.

    (Baş şarkıcının hastalanması sonrası konser başarısız bir şekilde iptal edildi.)

  16. The plan to develop a new product was abandoned abortively due to lack of interest.

    (İlgisizlik nedeniyle yeni bir ürün geliştirme planı başarısız bir şekilde terk edildi.)

  17. The peace negotiations between the two countries ended abortively when one side refused to compromise.

    (Bir tarafın taviz vermemesi sonrası, iki ülke arasındaki barış görüşmeleri başarısız bir şekilde sona erdi.)

  18. The new software program was abandoned abortively after numerous bugs were discovered.

    (Birçok hata keşfedildiği için yeni yazılım programı başarısız bir şekilde terk edildi.)

  19. The project to renovate the building was aborted abortively when the budget was cut.

    (Bütçe kesintisi nedeniyle bina yenileme projesi başarısız bir şekilde iptal edildi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.