David Hume Kesin Bilgi Anlayışı hakkında bilgi kısaca, David Hume Göre Bilgimizin Kaynağı Nedir Özet.
Bilginin kaynağının ne olduğu filozoflar arasında tarih boyunca tartışmaya neden olmuştur. Bilginin kaynağının deneyden geldiğini savunan bir grubun düşüncesi emprizm olarak bilinir. Çağdaş bilimsel şüpheciliğin kurucu düşünürü olan David Hume bilginin kaynağının deneyden geldiğini savunmaktadır.
Doğa yasalarının akıl rutinlerinden ibaret olduğu düşüncesi onun en önemli düşüncesidir. Tüme varım yöntemiyle edinilen bilim bilgisinin kesinliğinden şüphe etmekte olan Hume, tüme varım yönteminin de aslında zihin alışkanlıklarından yani akıl rutinlerinden geldiğini savunmaktadır.
Art arda gelme ilişkisinin bulunduğunu söylediği sebep sonuç ilişkisinin zihinsel çağrışımlara indirgenebileceğini söyler. İnsanın tecrübeleri vardır. İnsan tecrübe ettikçe yani olaylar onun gözünün önünde tekrarlandıkça alışkanlık elde eder. Böylece bundan sonra hep aynı sonucu vereceğini düşünür. Yani suyun ısınınca kaynadığını ve Güneş’in doğudan doğduğunu bilmemiz gibi.
Güneş’in doğuşu ve suyun kaynamasını eğer derste görmediysek içeriğini bilmeden biliriz. Yani aklımıza yatkın olmasa da bu bilginin doğru olduğunu, suyun ocağa konduğunda kaynayacağını biliriz. Ancak bu, bu bilginin kesin olduğu anlamına gelmez. Sadece deneye dayandığından dolayı açıktır, denebilir.
Kant’ın bir aralar dogmatik bir uykuda olduğu söylenebilir. David Hume işte bu düşünceleri ile onu uyandırmıştır. Deneycilik artık daha çok önemsenmiştir ve 19-20. yüzyıl düşünürlerinin tecrübeci olmasını sağlamıştır.
David Hume Göre Bilgimizin Kaynağı Nedir Özet Hakkında Yorumlarınızı Hemen Paylaşabilirsiniz.
Hemen Yorum Yaz