Yummy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Yummy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Yummy İle İlgili Cümleler

Yummy, İngilizce bir kelime olup “lezzetli, enfes” anlamına gelir.

1. This pizza is so yummy, I could eat it every day.
   (Bu pizza çok lezzetli, her gün yiyebilirim.)

2. I love the yummy smell of fresh bread baking in the oven.
   (Fırında pişen taze ekmeklerin lezzetli kokusunu seviyorum.)

3. The ice cream at this shop is absolutely yummy.
   (Bu dükkandaki dondurmalar kesinlikle lezzetli.)

4. These cupcakes are not only cute but also yummy.
   (Bu cupcakeler sadece sevimli değil, aynı zamanda lezzetli de.)

5. My mom makes the yummiest lasagna in the world.
   (Annem dünyadaki en lezzetli lazanyayı yapar.)

6. The food at this restaurant is not only visually appealing but also yummy.
   (Bu restorandaki yemekler sadece görsel açıdan çekici değil, aynı zamanda lezzetli de.)

7. I can’t wait to try the yummy local cuisine when I visit Italy.
   (İtalya’yı ziyaret ettiğimde yerel lezzetli yemekleri denemek için sabırsızlanıyorum.)

8. The warm soup was just what I needed on a chilly day, and it was yummy too.
   (Sıcak çorba soğuk bir günde ihtiyacım olan şeydi ve aynı zamanda lezzetliydi de.)

9. The bakery down the street has the most yummy chocolate croissants.
   (Sokaktaki fırında en lezzetli çikolatalı kruvasanları yaparlar.)

10. These cookies are so yummy, I’ll have to get the recipe from my friend.
    (Bu kurabiyeler çok lezzetli, tarifini arkadaşımdan almalıyım.)

11. The sushi at this restaurant is not only fresh but also yummy.
    (Bu restorandaki sushi sadece taze değil, aynı zamanda lezzetli de.)

12. My favorite part of Thanksgiving dinner is the yummy pumpkin pie.
    (Şükran Günü yemeğimin favori kısmı, lezzetli balkabağı pastasıdır.)

13. The smoothie I had for breakfast was so yummy, I didn’t even realize it was healthy.
    (Kahvaltıda içtiğim smoothie o kadar lezzetliydi ki, sağlıklı olduğunu fark etmedim bile.)

14. I love the yummy, smoky flavor of grilled meats.
    (Grilllenmiş etlerin lezzetli, dumanlı tadını seviyorum.)

15. This recipe is so easy to make, and the end result is absolutely yummy.
    (Bu tarif yapımı çok kolay ve sonuç kesinlikle lezzetli.)

16. The sweet and spicy sauce on these chicken wings is so yummy.
    (Bu tavuk kanatlarındaki tatlı ve baharatlı sos çok lezzetli.)

17. The yummy aroma of fresh coffee in the morning is the best way to start my day.

18. The bakery’s display case was filled with yummy treats like pastries, cakes, and cookies.
    (Fırının sergisi, pastalar, kekler ve kurabiyeler gibi lezzetli atıştırmalıklarla doluydu.)

19. The warm, gooey chocolate chip cookies were the perfect ending to our yummy meal.
    (Sıcak, akışkan çikolatalı kurabiyeler, lezzetli yemeğimizin mükemmel sonuydu.)

20. I always bring a yummy snack with me when I go on long hikes to keep me energized.
    (Uzun yürüyüşlere çıktığımda enerjimi korumak için her zaman yanıma lezzetli bir atıştırmalık alırım.)

Overall, “yummy” is a great word to use when describing food or drinks that are delicious and enjoyable to eat or drink. It’s a versatile and fun word that can add a positive and enthusiastic tone to any conversation about food.