Yearning İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Yearning İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Yearning Nedir?

Yearning Türkçe’de “özlem, hasret, arzu” gibi duyguları ifade eder. Bu duygular genellikle bir şeyi ya da birini istediğimizde ortaya çıkar.

Örnek Cümleler:

  1. I have a yearning for adventure. (Macera arzum var.)
  2. Her yearning for her hometown made her feel homesick. (Memleket özlemi onu ev özlemi hissettirdi.)
  3. The old man spoke of his yearning for his youth. (Yaşlı adam gençliğine olan özlemini anlattı.)
  4. The smell of fresh baked cookies created a yearning in me. (Taze pişmiş kurabiyelerin kokusu bende bir arzu yarattı.)
  5. His yearning to be successful kept him motivated. (Başarılı olma arzusu onu motive etti.)
  6. She had a yearning to travel the world. (Dünyayı gezmek isteği vardı.)
  7. His yearning for his deceased wife was overwhelming. (Eşini kaybetmenin özlemi onu etkisi altına aldı.)
  8. The longing for a lost love is a common human experience. (Kaybedilen bir aşkın özlemi insanlar için yaygın bir deneyimdir.)
  9. The painting evoked a yearning for a simpler time. (Resim basit bir zaman dilimine olan özlemi çağrıştırdı.)
  10. The yearning for freedom is what drives many to seek change. (Özgürlük arzusu birçok insanın değişim arayışını tetikleyen şeydir.)
  11. I have a yearning to learn a new language. (Yeni bir dil öğrenme arzum var.)
  12. The song reminded her of her yearning for a lost love. (Şarkı onu kaybedilen bir aşka olan özlemine hatırlattı.)
  13. The yearning for acceptance is a powerful motivator for some people. (Kabul edilme arzusu bazı insanlar için güçlü bir motivatördür.)
  14. The smell of the ocean filled her with a yearning to sail. (Deniz kokusu onu seyahat etme arzusuyla doldurdu.)
  15. He had a yearning for a simpler life, away from the city. (Şehirden uzak, daha basit bir yaşama özlemi vardı.)
  16. The yearning for justice drives many people to become activists. (Adalet arzusu birçok insanı aktivist olmaya yönlendirir.)
  17. Her yearning for a child was unfulfilled until she adopted. (Çocuk özlemi, evlat edinene kadar gerçekleşmedi.)
  18. The scent of fresh flowers brought about a yearning for spring. (Taze çiçeklerin kokusu bahara olan özlemi tetikledi.)
  19. The yearning to be loved is a basic human need. (Sevilmek arzusu temel bir insan ihtiyacıdır.)
  20. He couldn’t shake the yearning for his ex-girlfriend. (

Eski sevgilisine olan özleminden kurtulamadı.)

1 yorum

  1. Yearning (Özlem) ile ilgili cümle örnekleri:

    1. I have a yearning to travel the world and experience different cultures.
      (Dünyayı gezmeye ve farklı kültürleri deneyimlemeye olan özlemim var.)

    2. She had a yearning for success that drove her to work tirelessly towards her goals.
      (Başarıya olan özlemi, hedeflerine karşı özveriyle çalışmasına neden oldu.)

    Merhaba arkadaşlar, bu sayfada özlem ile ilgili bir yazı okudum ve gerçekten çok beğendim. Kendi ödevimde kullanacağım için değişik ve ilham verici bir bakış açısı sundu. Siz de okuyunca eminim beğeneceksiniz. Ben zaten okulun en başarılı öğrencilerinden biriyim ama bu yazıyı kullanarak sınıf arkadaşlarımı bile geçeceğim. :)

    Yazıya geri dönecek olursak, özlem konusunda benim en büyük özlemim, hayatı dolu dolu yaşamak ve her anından keyif almak. Bunu başarmak için her zaman kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Ayrıca, başkalarına yardım etmek de benim en büyük özlemlerimden biri.

    Bu yazıyı paylaşan kişiye teşekkür etmek istiyorum. Gerçekten harika bir iş çıkarmış. Ayrıca, bu sitede böyle değerli içeriklerin bulunması gerçekten çok güzel. Okul arkadaşlarıma da burayı tavsiye edeceğim.

    Sonuç olarak, bu yazı benim için gerçekten ilham verici oldu. Siz de okuyunca aynı şeyi hissedeceğinizi düşünüyorum. Kendinize iyi bakın ve hayallerinize ulaşmak için çalışmaya devam edin!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.