Wriggle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Wriggle (Verb) – Küçük hareketlerle kıvrılmak, kıpır kıpır olmak, yerinden oynamak.
- The worm started to wriggle in my hand. (Solucan elimde kıpır kıpır olmaya başladı.)
- She couldn’t sit still and kept wriggling in her seat. (Oturamıyordu ve koltuğunda kıpır kıpır hareket ediyordu.)
- The fish wriggled on the hook before I could reel it in. (Balıkı çekip almadan önce kanca üstünde kıpırdadı.)
- The baby wriggled out of his mother’s arms and crawled away. (Bebek annesinin kollarından çıktı ve sürünerek uzaklaştı.)
- The cat wriggled through the small gap in the fence. (Kedi, çit içindeki küçük açıklıktan kıvrılarak geçti.)
- I tried to catch the butterfly, but it wriggled out of my grasp. (Kelebeği yakalamaya çalıştım, ama kavrayışımdan kıvrıldı.)
- The snake wriggled through the grass and disappeared into the bushes. (Yılan çimenlerin arasından kıvrılarak çalılıklara doğru kayboldu.)
- The dog wriggled with excitement when he saw his owner. (Köpek sahibini gördüğünde heyecanla kıpır kıpır oldu.)
- The child wriggled out of his winter coat and ran outside to play. (Çocuk kışlık montundan kıvrılarak çıktı ve dışarıda oynamak için koştu.)
- The spider wriggled its way down the web to catch its prey. (Örümcek avını yakalamak için ağdan aşağıya doğru kıvrıldı.)
- The gymnast wriggled her body into a difficult position. (Jimnastikçi bedenini zor bir pozisyona soktu.)
- The insect wriggled free from the flypaper and flew away. (Böcek yapışkanlı kâğıttan kurtuldu ve uçtu.)
- The toddler wriggled out of her diaper and made a mess on the floor. (Küçük çocuk bezi kıvrılarak çıkardı ve yerde bir karmaşa yarattı.)
- The cat wriggled its way into the box and curled up for a nap. (Kedi kutuya kıvrılarak girdi ve uyumak için kıvrıldı.)
- The worm wriggled back into the soil after the rain stopped. (Yağmur durduktan sonra solucan toprağa geri kıvrıldı.)
- The athlete wriggled out of the tackle and scored a touchdown. (Sporcu tackledan kurtuldu ve touchdown yaptı.)
- The snake wriggled out of its old skin and left it behind. (Yılan eski derisinden kıvrılarak çıktı ve geride bıraktı.)
- The fish wrigg
led its way upstream to lay its eggs. (Balık yavrusunu bırakmak için akıntıya karşı kıvrılarak yüzdü.)
19. The mouse wriggled out of the mousetrap and escaped. (Fare fare tuzağından kıvrılarak çıktı ve kaçtı.)
- The snake wriggled around the tree trunk in search of prey. (Yılan avını ararken ağaç gövdesi etrafında kıvrıldı.)
As I was wriggling in my seat, trying to pay attention to the lecture, my mind kept wandering to my upcoming dance performance.
Bugün okulda, matematik dersinde kıpır kıpır kıvranırken, aklım sürekli yaklaşan dans gösterimime kayıyordu.
I may be the envy of the class with my impressive test scores and quick wit, but when it comes to dancing, I can’t help but wriggle like a worm.
Test skorlarım ve hızlı zekamla sınıfın kıskandırdığı bir öğrenci olabilirim, ama dans ettiğimde solucan gibi kıvranmamayı başaramıyorum.
Yorum: Bu yazı gerçekten benim ödevimi tamamlamama yardımcı oldu! Wriggle kelimesinin bu kadar çok anlamı olduğunu bilmiyordum ve bu yazı sayesinde kelimenin kullanımı hakkında daha fazla örnek öğrenebildim. Ayrıca, okulda diğer öğrencilerin kıskandığı bir başarıya sahip olabilirim, ama dans konusunda tam bir wriggle kurduyumdur.
I often wriggle out of doing chores by pretending to be sick, but my parents have caught on to my tricks.
Ben genellikle hastaymış gibi yaparak ev işlerinden kurtulmaya çalışırım, ama annem ve babam benim numaralarıma artık aşina oldular.
Even though I’m the top student in my class, my nerves always make me wriggle before giving a presentation.
Sınıfın en başarılı öğrencisi olsam da, sunum yapmadan önce her zaman sinirlerim beni kıpır kıpır yapar.
(Note: I tried to use a different expression to avoid repetition.)
Yorum: Bu yazı gerçekten harika! ChatGPT’ye teşekkür ederim. Okulda diğer öğrencilerin kıskandığı bir başarıya sahip olduğum için mutluyum, ancak sunum yapmadan önce hep wriggle olurum. Bu yazı, kelimenin kullanımı hakkında daha fazla örnek görmeme yardımcı oldu.