Wreathe İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Wreathe İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Wreathe Nedir?

Wreathe, İngilizce bir kelime olup, “çelenk” veya “çiçek örgüsü” anlamına gelmektedir. Birçok kültürde, özellikle de Batı kültüründe, çelenkler süsleme amacıyla kullanılmaktadır.

Örnek Cümleler:

1. The bride wore a beautiful wreathe of flowers in her hair. (Gelin, saçında güzel bir çiçek örgüsü taktı.)
2. They hung a wreathe of holly on the door for Christmas. (Yılbaşı için kapıya bir holly çelengi astılar.)
3. The memorial service was decorated with a wreathe of poppies. (Anma töreni, gelincik bir çelenkle süslendi.)
4. The champion was awarded a gold wreathe for winning the race. (Şampiyon, yarışı kazandığı için altın bir çelenk ile ödüllendirildi.)
5. The table centerpiece was a wreathe of autumn leaves and berries. (Masa merkezi, sonbahar yaprakları ve meyvelerden oluşan bir çelenk idi.)
6. The Christmas tree was adorned with a wreathe of lights. (Noel ağacı, ışıklardan oluşan bir çelenkle süslendi.)
7. The soldier’s grave was marked with a wreathe of red and white flowers. (Askerin mezarı, kırmızı ve beyaz çiçeklerden oluşan bir çelenkle işaretlendi.)
8. The festival was decorated with wreathe after wreathe of colorful balloons. (Festival, renkli balonların ardı ardına geldiği çelenklerle süslendi.)
9. She wore a wreathe of seashells around her neck as a souvenir from her vacation. (Tatilinden bir hatıra olarak boynunda deniz kabuklarından oluşan bir çelenk taktı.)
10. The May Day celebration included a wreathe of flowers to crown the Queen of May. (Mayıs Günü kutlamaları, Mayıs Kraliçesi’ni taçlandırmak için bir çiçek çelengi içeriyordu.)
11. The church altar was decorated with a wreathe of white lilies for the Easter service. (Kilise sunağı, Paskalya ayini için beyaz zambaklardan oluşan bir çelenkle süslendi.)
12. The parade featured a wreathe of flags from different countries. (Geçit töreni, farklı ülkelerin bayraklarından oluşan bir çelenk ile sunuldu.)
13. The wreathes on the windows were made of dried leaves and berries. (Pencerelerdeki çelenkler, kurutulmuş yapraklar ve meyvelerden yapılmıştı.)
14. The wreathe of garlic hung on the kitchen wall to ward off evil spirits. (Kötü ruhları uzaklaştırmak için mutfak duvarında sarımsak çelengi asıldı.)
15. The garden gate

16. The winner of the poetry contest received a wreathe of laurel leaves as a symbol of victory. (Şiir yarışmasının galibi, zaferin simgesi olarak defne yapraklarından oluşan bir çelenk aldı.)
17. The bride’s bouquet was made of a wreathe of roses and baby’s breath. (Gelin buketi, güller ve bebeğin nefesi çiçeklerinden oluşan bir çelenk idi.)
18. The front door was decorated with a wreathe of pumpkins and fall leaves for Halloween. (Ön kapı, Cadılar Bayramı için balkabağı ve sonbahar yapraklarından oluşan bir çelenkle süslendi.)
19. The Christmas market was filled with vendors selling wreathe after wreathe of evergreen branches. (Noel pazarı, çam ağacı dallarından oluşan bir çelenk çelenk satan satıcılarla doluydu.)
20. The horse’s mane was adorned with a wreathe of wildflowers for the May Day parade. (Atın yeleleri, Mayıs Günü geçit töreni için yabani çiçeklerden oluşan bir çelenkle süslendi.)