Witch İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Witch İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Witch

Witch, Türkçe karşılığı cadı olan bir İngilizce kelime. Bu kelime genellikle büyücülük, sihir, ve cadılık gibi konularla ilgili olarak kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. The witch stirred her cauldron while muttering incantations. (Cadı, sözler mırıldanırken kazanını karıştırdı.)
  2. The town accused the woman of being a witch and sentenced her to be burned at the stake. (Kadın cadı olduğu suçlamasıyla şehir tarafından yakılmaya mahkum edildi.)
  3. The wicked witch cackled with glee as she watched her evil plan unfold. (Kötü cadı, kötü planını gerçekleşirken keyifle kıkırdadı.)
  4. The witch doctor performed a ritual to heal the sick child. (Cadı doktor, hastalanan çocuğu iyileştirmek için bir ritüel gerçekleştirdi.)
  5. The young witch was still learning the art of magic from her mentor. (Genç cadı, hala mentöründen sihir sanatını öğreniyordu.)
  6. The villagers were afraid to go near the witch’s house, believing it was cursed. (Köy halkı, evin lanetli olduğuna inanarak cadının evine yaklaşmaktan korktular.)
  7. The witch waved her wand and turned the prince into a frog. (Cadı, asasını salladı ve prensi bir kurbağaya dönüştürdü.)
  8. The witching hour is said to be the time when the supernatural is most powerful. (Cadı saatine göre doğaüstü güçlerin en etkili olduğu zaman denir.)
  9. The witch’s coven gathered in the woods to perform their dark rites. (Cadının cemaati, karanlık ayinlerini gerçekleştirmek için ormanda toplandı.)
  10. The old witch lived alone in a cottage deep in the forest. (Yaşlı cadı, ormanın derinliklerindeki bir kulübede yalnız yaşıyordu.)
  11. The witch used her powers to conjure a storm that would destroy the enemy’s fleet. (Cadı, düşman filosunu yok edecek bir fırtına yaratmak için güçlerini kullandı.)
  12. The witch’s familiar, a black cat named Salem, was always by her side. (Cadının hayvana benzeyen dostu olan Salem adlı siyah kedisi her zaman yanındaydı.)
  13. The witch’s curse caused the prince to fall into a deep sleep. (Cadının laneti, prensin derin bir uykuya dalmasına neden oldu.)
  14. The witchcraft trials in Salem, Massachusetts in the 17th century were a dark period in American history. (17. yüzyılda Massachusetts’teki

Salem’deki cadılık davaları, Amerikan tarihinde karanlık bir dönemdi.)
15. The young girl discovered that she was a witch after she accidentally levitated a book. (Genç kız, yanlışlıkla bir kitabı havada tutturduktan sonra bir cadı olduğunu keşfetti.)

  1. The witch’s broomstick was her preferred method of transportation. (Cadının süpürgesi, tercih ettiği ulaşım aracıydı.)
  2. The witch’s potion had the power to make a person fall in love with the first creature they saw. (Cadının iksiri, bir kişinin ilk gördüğü yaratığa aşık olma gücüne sahipti.)
  3. The villagers burned the witch’s book of spells in an attempt to rid themselves of her magic. (Köylüler, cadının büyü kitabını yakarak kendilerini cadının büyüsünden kurtarmaya çalıştılar.)
  4. The witch’s hat and black robes were a common sight during Halloween. (Cadının şapkası ve siyah cübbesi, Halloween’de sıkça görülen bir manzara idi.)
  5. The witch’s crystal ball allowed her to see into the future. (Cadının kristal topu, onun geleceği görmesine olanak sağladı.)

Bu örnek cümlelerde, “witch” kelimesi genellikle sihir, büyücülük ve cadılıkla ilgili karanlık ve gizemli konularla ilişkili olarak kullanılmıştır.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.