Willing İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Willing İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

WILLING ANLAMI:

İstekli, gönüllü, hevesli, hazır

Örnek cümleler:

  1. I’m willing to help you with your project.

    (Senin proje için yardımcı olmaya istekliyim.)

  2. She was willing to sacrifice everything for her children.

    (Çocukları için her şeyi feda etmeye hazırdı.)

  3. He is willing to learn new things.

    (Yeni şeyler öğrenmeye istekli.)

  4. They are willing to take on more responsibility.

    (Daha fazla sorumluluk almak istekliler.)

  5. The volunteers were willing to work long hours to help those in need.

    (Gönüllüler ihtiyaç sahiplerine yardım etmek için uzun saatler çalışmaya istekliydiler.)

  6. She is willing to try anything once.

    (Bir kez olsun her şeyi denemeye hevesli.)

  7. He was not willing to compromise his principles.

    (İlkelerinden taviz vermek istekli değildi.)

  8. Are you willing to take a risk?

    (Risk almaya hazır mısın?)

  9. The company is willing to negotiate a better deal.

    (Şirket daha iyi bir anlaşma için müzakere etmeye hazır.)

  10. She was willing to pay more for better quality.

    (Daha iyi kalite için daha fazla ödemeye hazırdı.)

  11. The team is willing to work together to achieve their goals.

    (Takım hedeflerine ulaşmak için birlikte çalışmaya isteklidir.)

  12. The students were willing to stay after class for extra help.

    (Öğrenciler ekstra yardım için ders sonrası kalmaya istekliydiler.)

  13. He was willing to travel to another country for the job.

    (İş için başka bir ülkeye seyahat etmeye istekliydi.)

  14. The athlete is willing to work hard to improve her performance.

    (Sporcu performansını iyileştirmek için sıkı çalışmaya isteklidir.)

  15. She is willing to forgive him for his mistake.

    (Hatası için onu affetmeye hazırdır.)

  16. They are willing

    to donate money to the charity.

    (Hayır kurumuna para bağışlamaya istekliler.)

  17. The artist is willing to take risks to create something new.

    (Sanatçı yeni bir şeyler yaratmak için risk almaya hazırdır.)

  18. He was willing to admit his mistake and apologize.

    (Hatasını kabul etmeye ve özür dilemeye istekliydi.)

  19. The employee is willing to work overtime to finish the project.

    (Çalışan proje bitirmek için fazla mesai yapmaya isteklidir.)

  20. The parents were willing to do whatever it takes to help their child.

    (Ebeveynler çocuklarına yardımcı olmak için gereken her şeyi yapmaya hazırdılar.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.