White Supremacy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

White Supremacy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

White Supremacy Nedir?

White Supremacy kelimesi, beyazların diğer ırklardan üstün olduğu ve beyaz ırkın diğer ırkların üzerinde bir hakimiyeti olduğu inancını ifade eder. Bu inanç, ırkçılık, ayrımcılık ve nefret söylemlerine neden olabilir.

Örnek Cümleler:

  1. White supremacy is a dangerous and harmful ideology. (Beyaz üstünlüğü tehlikeli ve zararlı bir ideolojidir.)
  2. The recent rise in hate crimes is a result of white supremacy. (Son zamanlardaki artan nefret suçları, beyaz üstünlüğünün bir sonucudur.)
  3. White supremacy has no place in a civilized society. (Beyaz üstünlüğünün medeni bir toplumda yeri yoktur.)
  4. We must speak out against white supremacy and all forms of racism. (Beyaz üstünlüğüne ve tüm ırkçılık biçimlerine karşı çıkmalıyız.)
  5. The history of white supremacy in the United States is well-documented. (Amerika Birleşik Devletleri’ndeki beyaz üstünlüğünün tarihi iyi belgelenmiştir.)
  6. White supremacy is a threat to democracy and human rights. (Beyaz üstünlüğü, demokrasi ve insan hakları için bir tehdittir.)
  7. Those who promote white supremacy are perpetuating hate and intolerance. (Beyaz üstünlüğünü teşvik edenler, nefret ve hoşgörüsüzlüğü sürdürüyorlar.)
  8. White supremacy is rooted in a belief in racial superiority. (Beyaz üstünlüğü, ırksal üstünlüğe inançla köklüdür.)
  9. We need to confront white supremacy and dismantle its systems of oppression. (Beyaz üstünlüğüyle yüzleşmeli ve baskı sistemlerini söküp atmalıyız.)
  10. White supremacy is not just a problem in the United States, but a global issue. (Beyaz üstünlüğü sadece Amerika Birleşik Devletleri’nde değil, küresel bir sorundur.)
  11. White supremacy is a form of racism that must be eradicated. (Beyaz üstünlüğü, yok edilmesi gereken bir ırkçılık biçimidir.)
  12. The effects of white supremacy can be seen in disparities in education, healthcare, and wealth. (Beyaz üstünlüğünün etkileri, eğitim, sağlık ve zenginlikteki eşitsizliklerde görülebilir.)
  13. White supremacy is a toxic ideology that must be rejected by all. (Beyaz üstünlüğü, herkes tarafından reddedilmesi gereken toksik bir ideolojidir.)
  14. The fight against white supremacy is a fight for justice and equality. (Beyaz üstünlüğüne karşı mücadele, adalet

ve eşitlik için bir mücadeledir.)
15. White supremacy is not just a problem of the past, but a current and ongoing issue. (Beyaz üstünlüğü, sadece geçmişin bir sorunu değil, şu anki ve devam eden bir konudur.)

  1. We cannot ignore the role that white supremacy plays in perpetuating inequality. (Eşitsizliği sürdürmede beyaz üstünlüğünün oynadığı rolü göz ardı edemeyiz.)
  2. White supremacy is a cancer that threatens the fabric of society. (Beyaz üstünlüğü, toplumun dokusunu tehdit eden bir kanserdir.)
  3. The ideology of white supremacy is incompatible with a free and just society. (Beyaz üstünlüğü ideolojisi, özgür ve adil bir toplumla uyumlu değildir.)
  4. It’s time to dismantle the systems of oppression that have been built on white supremacy. (Beyaz üstünlüğü üzerine inşa edilen baskı sistemlerini sökmek için zaman geldi.)
  5. We must actively work to dismantle white supremacy and create a society that values diversity and equality. (Beyaz üstünlüğünü aktif olarak sökmeli ve çeşitliliği ve eşitliği değer veren bir toplum yaratmalıyız.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.