Wheedle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Wheedle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Wheedle Nedir?

Wheedle, bir şeyi zorlayarak veya şımartarak elde etmeye çalışmak anlamına gelir. Kişinin başkalarını ikna etmek veya onları manipüle etmek için kullanabileceği bir taktik olarak da kullanılabilir.

Örnek Cümleler:

  1. He tried to wheedle his way out of trouble. (O sorundan kurtulmak için yalvararak çırpındı.)
  2. She managed to wheedle a raise out of her boss. (Patronundan zam çıkarmayı başardı.)
  3. The salesman tried to wheedle the customer into buying a more expensive product. (Satıcı, müşteriyi daha pahalı bir ürün almaya ikna etmeye çalıştı.)
  4. She wheedled her parents into letting her go to the concert. (Konserde gitmesine izin vermesi için anne-babasını kandırdı.)
  5. The politician tried to wheedle his way into the public’s favor. (Politikacı, halkın sevgisini kazanmak için kurnazca hareket etti.)
  6. He was able to wheedle a confession out of the suspect. (Şüpheliden bir itiraf çıkarmayı başardı.)
  7. The child wheedled his way into getting a cookie before dinner. (Yemeğe gitmeden önce çerez almak için çocuk annesini kandırdı.)
  8. She tried to wheedle her way out of paying her share of the bill. (Faturanın kendisine düşen kısmını ödemekten kaçınmak için çaba sarf etti.)
  9. The lobbyist wheedled the senator into supporting their cause. (Lobici, senatörü onların davasını desteklemeye ikna etti.)
  10. He tried to wheedle his way into getting a discount at the store. (Mağazada indirim yapmaları için kendisini kandırmaya çalıştı.)
  11. She wheedled her boyfriend into taking her out for a fancy dinner. (Sevgilisini lüks bir yemeğe götürmesi için kandırdı.)
  12. The employee wheedled his way into getting a promotion. (Terfi almak için kurnazca davrandı.)
  13. The customer tried to wheedle the store manager into giving them a refund. (Müşteri, mağaza müdürünü geri ödeme yapmaya ikna etmeye çalıştı.)
  14. She wheedled her way into the exclusive party by pretending to know someone. (Birilerini tanıyormuş gibi yapıp özel partiye girmeyi başardı.)
  15. The child wheedled his way into staying up past his bedtime. (Uyumadan önce kalması için annesini kandırdı.)
  16. The student tried to wheedle their way into getting a better grade from the teacher. (Öğrenci, öğretmenden daha iyi bir not almaya ikna etmeye çalıştı.)
  17. He wheedled his way into getting a better parking spot at work. (İşte daha iyi bir park yeri için kendisini k
  1. She wheedled her way into getting a discount on the hotel room. (Otel odası için indirim yapmaları için kendisini kandırdı.)
  2. The athlete tried to wheedle their way into the coach’s good graces. (Antrenörün gözüne girmek için kurnazca hareket etti.)
  3. He wheedled his way out of doing the dishes by offering to take out the trash. (Bulaşıkları yıkma işinden kendisini kurtarmak için çöpü çıkarmayı teklif etti.)

Türkçe Karşılıklar:

  1. O sorundan kurtulmak için yalvararak çırpındı.
  2. Patronundan zam çıkarmayı başardı.
  3. Satıcı, müşteriyi daha pahalı bir ürün almaya ikna etmeye çalıştı.
  4. Konserde gitmesine izin vermesi için anne-babasını kandırdı.
  5. Politikacı, halkın sevgisini kazanmak için kurnazca hareket etti.
  6. Şüpheliden bir itiraf çıkarmayı başardı.
  7. Yemeğe gitmeden önce çerez almak için çocuk annesini kandırdı.
  8. Faturanın kendisine düşen kısmını ödemekten kaçınmak için çaba sarf etti.
  9. Lobici, senatörü onların davasını desteklemeye ikna etti.
  10. Mağazada indirim yapmaları için kendisini kandırmaya çalıştı.
  11. Sevgilisini lüks bir yemeğe götürmesi için kandırdı.
  12. Terfi almak için kurnazca davrandı.
  13. Müşteri, mağaza müdürünü geri ödeme yapmaya ikna etmeye çalıştı.
  14. Birilerini tanıyormuş gibi yapıp özel partiye girmeyi başardı.
  15. Uyumadan önce kalması için annesini kandırdı.
  16. Öğrenci, öğretmenden daha iyi bir not almaya ikna etmeye çalıştı.
  17. İşte daha iyi bir park yeri için kendisini kandırdı.
  18. Otel odası için indirim yapmaları için kendisini kandırdı.
  19. Antrenörün gözüne girmek için kurnazca hareket etti.
  20. Bulaşıkları yıkma işinden kendisini kurtarmak için çöpü çıkarmayı teklif etti.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.